29 Ocak 2010 Cuma

Galatasaray Championship Tarihi

İlklerin Takımı
Galatasaray Spor Kulübü’nün 103 yıllık tarihinde, dünya çapında prestij kazanmasını sağlayan turnuvaların başında Şampiyonlar Ligi geliyor. O zamanki adıyla Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nda, 1988-89 sezonunun yarı finalisti olarak tarihi zirve yapan Galatasaray, 1992-93 sezonunda başlayan Şampiyonlar Ligi organizasyonuna hemen ertesi yıl, 1993-94’te Rainer Hollmann yönetiminde yükselerek, ilk kez Şampiyonlar Ligi’ne katılan Türk takımı oldu. Bu unvanı elde ederken, ön elemede İngiltere şampiyonu Manchester United’ı 3-3 ve 0-0’lık skorlarla eleyerek dünya çapında ses getirdi. O sezon turnuvanın 4’erli 2 grup halinde düzenlenmesinden dolayı Galatasaray, “Şampiyonlar Ligi’nde ilk 8’e giren ilk Türk takımı” olmayı da başardı.

Rekorların Takımı
1994-95’te yine Şampiyonlar Ligi’ndeki tek Türk takımıydı Galatasaray... Grup maçlarında o sene de aradığımızı bulamadık ama artık 4 grubun yer aldığı Şampiyonlar Ligi’nde, yine Avrupa’nın en iyi 16 kulübü arasında yerimizi aldık.
Gelenek daha sonraki sezonlarda da sürdü ve takımımız, tam 10 kez Şampiyonlar Ligi’ne katıldı. Böylece Avrupa’nın sayılı markaları arasına girerken, Türkiye’nin de bu alandaki rekoruna imza attı.

Enlerin Takımı
Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi başarısı, sadece katılım sayısından ibaret değil. Bugüne dek en çok Şampiyonlar Ligi maçına çıkan (74), en çok galibiyet alan (19), en çok gol atan (73) ve en çok puan toplayan (76) Türk takımı da yine Galatasaray. Ve bu özellikleriyle Cimbom, halen Avrupa’nın en iyi 20 takımı arasında yer alıyor.

Ve Çeyrek Final...
İstatistik yönü bir yana, Şampiyonlar Ligi’nde en başarılı olduğumuz sezon ise 2000-2001 olarak tarih sayfalarında yerini aldı. Mircea Lucescu’nun teknik direktörümüz olduğu dönemde takımımız, üstelik 2 grup aşamasından geçerek, üstelik AC Milan, Monaco, Paris Saint Germain gibi o sezonun en güçlü takımlarını birer birer eleyerek, “Çeyrek finale kalan ilk Türk takımı” ve de “2. kez ilk 8’e kalan ilk ve tek Türk takımı” unvanlarını ele geçirdi.
Çeyrek finalde eşleştiğimiz rakip Real Madrid’e 3-2 ve 0-3’lük skorlarla elendik. Ama Ali Sami Yen’deki ilk maçta, 2-0 mağlup durumdan 3-2’lik inanılmaz bir galibiyete ulaştık ve tarihin unutulmaz geri dönüşlerinden birini yaptık.

2001-2002 sezonunda yine Mircea Lucescu yönetiminde birinci grup aşamasını geçmeyi başardık ve bir kez daha ilk 16’ya kaldık. Bu etapta, ‘ölüm grubu’ tabir edilen B Grubu’nda; Liverpool, Barcelona ve Roma ile mücadele ettik. Son maça kadar namağlup gittik. Ve kader maçımızda, Barcelona’ya kendi evimizde 1-0 yenilip elendik. Böylesi zorlu bir grupta, sadece aldığımız sonuçlarla değil, oynadığımız futbol ve mücadele gücümüzle de Avrupa’daki saygın tarihimize yeni bir sayfa ekledik.

1 yorum:

  1. resveratrol supplements30 Ocak 2010 03:56

    I can not agree with you in 100% regarding some thoughts, but you got good point of view.

    YanıtlaSil