31 Ocak 2010 Pazar

Oy Farfara Farfara ateş Düştü Şalvara

Güvercin uçuverdiiiii ... Kanadını kırıverdi hobaaa .. Yar yandım aman aman ayrılamam . Çiki Çiki hobaaa elleri görem :D Elin kızı değilmi aman aman koyduda kaçıverdi . Senin gidi oyunbaz cilvesine doyulmaz seni gidi oynak yar angarada durulmaz Oy Farfara Farfara ateş Düştü Şalvara ağzım dilim kurudu kız yalvara yalvara. :D

Murat Gilin Damından

Murat gilin damından hoplayamadım. Tehey Tehey :D liralarım döküldü toplayamadım. O yare mektup yazdım yollayamadım. Vurmayın arkadaşlar ben yaralıyam . El aleme al giymiş ben karalıyam. Tehey Tehey :D

Mardin kapısından endim aşağı Belime bağladım acem kuşağı.....

Mardin kapısında vurdular beni. Ersel bohçasına koydular beni gözüm kapanmadan görseydim seni vurmayın arkadaşlar ben yaralıyam. El alem al giymiş ben karalıyam. Tehey Teheyy :D Mp3 ü dinlerken yazıyım dedim sizlere :D

İnternet Sözlüğü 3

Veri İletişimi - Verinin belirli protokoller uyarınca kaynak ve hedef noktalar arasında iletilmesi, alınması ve doğrulanmasıdır.

Video konferans - BL-ISDN tarafından desteklenen gerçek zamanlı ve audio-visual (görsel-işitsel) bir iletişim sistemidir. Video telefon konferans (videotelephony conference) özelliği sunmasının yanı sıra video konferansa ilişkin farklı çalışmaları da birleştirilebilmektedir.

Video - Kullanıcının aradığı/arandığı kişiyi telefonda görerek aynı anda konuşmasını sağlayan görüntülü ve sesli arama şeklidir.

VoIP (Voice over IP) - "IP üzerinden ses iletimi" adı verilen VoIP teknolojisi, "İletim Kontrol Protokolü (TCP ), "Gerçek Zamanlı Taşıma Protokolü (RTP), "Kullanıcı Datagram Protokolü (UDP)" ve "İnternet Protokolü (IP)" kullanan IP ağları üzerinde sinyallerin gerçek zamanlı ses paketleri şeklinde iletilmesine izin verir. VoIP sistemlerinde analog ses sinyalleri sayısallaştırılarak ağ üzerinden "stream" veri paketleri halinde iletilir. IP ağları, her bir paketin verilen süre içerisinde ağ üzerindeki en etkin yolu kullanarak hedefe ulaşmasına izin verir. Bu paketler tek bir kaynağa bağlıdır. Paketler, hedefe ulaşmak için farklı yollar seçebilir ve bu esnada bazı "gecikmeler", hatalar veya veri kayıpları meydana gelebilir. Hedefe ulaşan veri paketleri ise yeniden birleştirilerek orijinal ses sinyali haline dönüştürülür. VoIP teknolojisi, verilerin düzgün bir şekilde yeniden paketlenmesini sağlar; "uçlar arası gecikme" nedeniyle oluşabilecek "ekoyu" ve "titremeleri" ve paket kaybını kompanse eder.

VPN (Virtual Permanent Network) - Kalıcı Sanal Devre, operatörün altyapısı üzerinde "talebe bağlı olarak" oluşturulan özel bir ağdır. Belirli bir kullanıcı grubu arasında dinamik bir iletişim ortamının oluşturulmasını sağlar ve şebeke kaynakları sadece gereken zamanlarda kullanılır. VPN hizmetleri ses (özel numara ile) ve veri iletişimini içerir. Bu teknolojinin kullanımı esnasında iletişim izole bir şekilde sağlanır.

WAP (Wireless Application Protocol) - Kablosuz uygulama Protokolü, cep telefonlarından internete bağlanmayı sağlayan bir hizmettir. Bir "micro-browser" yardımıyla telefon ekranınızdan WML (Kablosuz İşaretleme Dili) dilinde yazılmış olan web sayfalarını görüntüleyebilirisiniz.

WCDMA (Wideband Code Division Multiple Access) - Üçüncü nesil (3G) teknoloji ile kullanıcılara daha fazla seçenek sunulacak ve iletişim, veri aktarımı ve eğlence gibi hizmetler kablosuz terminaller aracılığıyla sağlanacaktır.

Wi-Fi - Yüksek frekanslı kablosuz yerel ağ (WLAN) için kullanılan yaygın bir terimdir. Wi-Fi, IEEE 802.11b standardında tanımlanmıştır. Aynı zamanda kablosuz bağlantı ile ilgili 802.11, 802.11a ve 802.11g standartlarının da bir parçasını oluşturmaktadır. 802.11b teknolojisinde veri iletim hızı saniyede 11 megabit'e kadar çıkmaktadır. 802.11g teknolojisinde ise bu oran saniyede 54 megabit'tir. Günümüzde birçok otel, havaalanı, alışveriş merkezi, okul ve restoran "hotspot" adı verilen kablosuz bağlantı noktalarını halka açık hale getirmiştir. Bunlardan bazıları ücretli; diğerleri ise ücretsiz erişim imkanı sunmaktadır.

YES - (Abone Kimlik Modülü - SIM) GSM operatörüne bağlanmak için cep telefonlarına takılması gereken plastik çerçeveli küçük baskı devrelerdir. SIM kartın GSM şebekesi üzerinde iki temel işlevi vardır: şebeke erişim kontrolü (kimlik doğrulama & şifreleme) ve hizmetin kişiselleştirilmesi (SMS, hız uyarısı, vb.). SIM kart içinde kullanıcıya ait bilgiler, güvenlik bilgileri ve telefon rehberi bulunur. Hali hazırda kullanılmakta olan iki çeşit SIM kart vardır: ISO SIM (kredi kartı büyüklüğünde) veya Takılabilir SIM kart (yaklaşık 2 cm2). Her iki kart da aynı işlevlere sahiptir. Aralarında sadece boyut farkı vardır. Biri plastik malzemeden yapılmıştır. Bunun yanı sıra son çıkan cep telefonlarında çoğunlukla takılabilir SIM kart kullanılır. GSM Phase 2 +'yi destekleyen SIM kartlı telefonlarda sanal para, mobil bankacılık, bilet rezervasyonu vb hizmetlerden yararlanılabilmektedir. Not: 112 gibi acil çağrı numaralarını aramak için SIM karta gerek yoktur.

İnternet Sözlüğü 1

Roaming (Dolaşım) - Uluslararası Dolaşım, cep telefonunuzla kendi şebekeniz üzerinden değil; başka şebekeler üzerinden iletişim kurmanız anlamına gelir. Bunun için abonesi olduğunuz operatörün yurtdışındaki diğer operatörlerle roaming sözleşmesi yapmış olması gerekir. Böylece yurtdışında da kendi cep telefonunuzu kullanabilir ve tıpkı kendi operatörünüzün şebekesini kullanıyormuş gibi iletişim kurabilirsiniz. Bu hizmet belirli bir tarife üzerinden ücretlendirilir.

Senkronizasyon - Aynı anda veya uyumlu bir şekilde (eş zamanlı) yürütülen veya tekrar edilen süreçtir. Senkronizasyon aynı dosyaların farklı cihazlar üzerinde oluşturulmasında kullanılır. Örneğin, herhangi bir Nokia kullanıcısı Nokia PC Suite yardımıyla telefon rehberini, takvimini ve yapılacaklar listesini bilgisayarıyla senkronize edebilir. Bütün cep telefonu modelleri senkronizasyon özelliğini desteklemez.

SIM kart -GSM operatörüne bağlanmak için cep telefonlarına takılması gereken plastik çerçeveli küçük baskı devrelerdir. SIM kartın GSM şebekesi üzerinde iki temel işlevi vardır: şebeke erişim kontrolü (kimlik doğrulama & şifreleme) ve hizmetin kişiselleştirilmesi (SMS, hız uyarısı, vb.). SIM kart içinde kullanıcıya ait bilgiler, güvenlik bilgileri ve telefon rehberi bulunur. Hali hazırda kullanılmakta olan iki çeşit SIM kart vardır: ISO SIM (kredi kartı büyüklüğünde) veya Takılabilir SIM kart (yaklaşık 2 cm2). Her iki kart da aynı işlevlere sahiptir. Aralarında sadece boyut farkı vardır. Biri plastik malzemeden yapılmıştır. Bunun yanı sıra son çıkan cep telefonlarında çoğunlukla takılabilir SIM kart kullanılır. GSM Phase 2 +'yi destekleyen SIM kartlı telefonlarda sanal para, mobil bankacılık, bilet rezervasyonu vb hizmetlerden yararlanılabilmektedir.
Not: 112 gibi acil çağrı numaralarını aramak için SIM karta gerek yoktur. Telefon hafızasının genişletilmesinde ve resim, müzik, video ve benzeri dosyaların kaydedilmesinde kullanılan kartlardır. Farklı özelliklerde pek çok hafıza kartı bulunmaktadır. Hafıza kartlarının cep telefonlarında kullanılabilmesi için kart özelliklerinin cep telefonlarıyla uyumlu olması gerekmektedir.

SIM Kilidi - Telefonun yazılımı kilitlendiğinde yalnızca şebeke tarafından verilen SIM kartla açılabilir. Telefonun markasına ve modeline bağlı olarak farklı kilit (blokaj) açma sistemleri mevcuttur.

SMS (Short Message Service) - Mesaj merkezi aracılığıyla abonesi olduğunuz operatörden diğer cep telefonu kullanıcılarına maksimum 160 karakter uzunluğunda metin mesajları göndermenizi ve almanızı sağlayan bir hizmettir. Mesaj göndereceğiniz kişinin telefonu kapalı veya kapsama alanı dışındaysa, gönderdiğiniz mesaj merkezde saklanır. Kısa mesaj servisinin kullanılabilmesi için operatörün ve cep telefonunun bu hizmeti destekliyor olması gerekmektedir.

Simbiyan - Dünyanın en ileri gelen cep telefonu üreticilerinin yürüttüğü entegre bir projedir. Bu projenin amacı geleceğe dönük ortak bir standart geliştirmektir. Motorola, Ericsson, Nokia, Philips gibi şirketler bu girişimde birlikte hareket etmekte ve geleceğin multimedya cep telefonları için yeni bir "standart" oluşturmaya çalışmaktadır.

UMTS (Universal Mobile Telecommunications System) - Evrensel Mobil Haberleşme Sistemi, 2 Mbps'a kadar veri iletim hızını destekleyen üçüncü nesil (3G) mobil teknolojidir. Bu teknolojinin sunduğu avantajlarından biri, hali hazırda kullanılmakta olan bütün protokollerin bir araya getirilmiş olmasıdır.

Upload (Veri gönderme / Karşıya yükleme) - Yerel trafikten sunucuya veri gönderme işlemidir.

USB (Universal Serial Bus) - Evrensel Dizisel Araç anlamında kullanılan USB, bilgisayar ve diğer cihazlar (örn, klavye, telefon ve PDA) arasında kurulan bir arayüzdür. Böylelikle bilgisayarda herhangi bir donanım kurmaya ve hatta bilgisayarı kapatmaya gerek kalmaz. USB standardı, Compaq, IBM, DEC, Intel, Microsoft, NEC ve Nortel şirketleri tarafından ortaklaşa geliştirilmiştir. 12 Mbps'ya kadar veri iletim hızını desteklemektedir.

İnternet Sözlüğü

Net Lock - Telefon yazılımının kilitlenmesi ve yalnızca şebeke tarafından verilen SIM kartla açılabilmesi durumudur. Telefonun markasına ve modeline bağlı olarak farklı kilit açma sistemleri mevcuttur.

Numara Taşınabilirliği - Herhangi bir operatör değişikliğinde müşterinin her zamanki telefon numarasını veya ISDN'sini geçiş yaptığı operatörün şebekesinde de kullanabilme özelliğidir.

Otonomi - Stand-by otonomi süresi (pille çalışma süresi), telefonun iletişim kurmak amacıyla kullanılmadığı zamanlarda bağlı kalabileceği maksimum süredir. Kullanım esnasındaki otonomi süresi ise cihazın destekleyeceği maksimum çağrı süresidir. Pil gücü, mili-amper/saat (mAh) cinsinden ölçülür. Pillerin otonomi süreleri üretici firma tarafından ürün paketi içerisinde belirtilir. Belirtilen süreler genel itibariyle terminalin uygun ortam koşullarında kullanacağı şarj süreleridir...

PCMCIA / PC Kart (Personal Computer Memory Card International Association) PC Kart olarak da bilinir. Veri ve faks iletmek üzere cep telefonlarını dizüstü bilgisayarlara bağlamak için kullanılan PCMCIA modemler vardır. Günümüzde en sık kullanılan format "tip 2" modülüdür. "Tip 3" modülünde ise daha fazla özellik bulunmaktadır.

PC Suite - Kullanıcıların telefonlarını bilgisayarlarıyla eş zamanlı kullanmalarını (senkronize etmelerini), program yüklemelerini, telefon ayarlarını yapılandırmalarını ve telefon üzerinde kayıtlı dosyaları yedeklemelerini (back up) sağlayan yazılımdır.

PDA (Personal Digital Assistant) - "Kişisel Dijital Asistan", telefon, faks ve şebeke iletişimi özellikleriyle donatılmış taşınabilir bir bilgisayardır. Normal bir PDA cep telefonu, faks makinesi ve ajanda gibi kullanılabilir. Dizüstü bilgisayarlardan farklı olarak PDA ekranı üzerinde işlem yapabilmek için "pointer" veya dokunmatik "kalem" kullanılır. Dolayısıyla PDA'lerde "predictive writing" adı verilen kelime hafızalı yazılımlar yüklüdür. Bazı PDA'ler ses komutu ile de yönetilebilir. Günümüzde PDA'ler hem kalem, hem de klavye özellikleriyle kullanıcıya sunulmaktadır. PDA'ler aynı zamanda "avuç içi bilgisayar" veya "cep bilgisayarı" olarak da adlandırılır.

PIN (Personal Identification Number) - Cep telefonlarındaki bazı özelliklere ve verilere erişim sağlamak için kullanılan kişisel kimlik numarasıdır. PIN kodu, her zaman SIM kart ile (cep telefonu ile değil) ilişkilendirilir ve SIM kart ile birlikte verilir. PIN kodu arka arkaya üç kez yanlış girildiğinde PUK kodu bilgisi sorulur.

PIN2 - Sadece belirli servislere erişim sağlamak için girilmesi gereken koddur.

POC - (Push to talk over cellular) Hücresel şebeke üzerinde doğrudan birebir ve çoklu ses iletişimi sağlayan bir servistir. Tek bir tuşla bir veya birden fazla kişiyle görüşme yapılabilir. Çağrı neredeyse anlık yapılır; karşı taraf gelen çağrıya cevap vermek zorunda değildir. Bu hizmetten faydalanabilmek için PoC destekli özel bir terminal kullanılmalıdır.

PUK (Personal Unblocking Code) - Bloke olan SIM kartı açmak için kullanılan kişisel blokaj açma anahtarıdır. Bu kod abonelik esnasında müşteriye verilir. Güvenli bir yerde muhafaza edilmelidir. PIN kodunun arka arkaya 3 kez hatalı girilmesi durumunda SIM kart bloke olur.

Sözlük Devamı 2

Kapsama alanı - Mobil telefon servisi antenlerinin yaydığı sinyallerin yarıçap aralığıdır. Şebeke erişiminin olduğu zamanlarda kapsama alanının da iyi olduğu ve hücreler arası geçişte sinyal kaybı olmadan veya kesinti yaşanmadan arama yapılabileceği bilinmektedir.

Kızıl ötesi - Kablosuz verinin kızıl ötesi teknoloji kullanılarak aktarılmasını sağlar. Genel olarak cep telefonlarından bilgisayarlara veri aktarmak için kullanılır.

Lityum polimer piller - Bütün lityum iyon pillerle benzer özellikler taşır. Bunlar, lityum iyon pillere göre daha küçüktür. Ayrıca, polimer dövülgen bir özellik taşır. Bu pillerin devir yükleme / boşaltma oranları daha büyüktür.

Mbps / Kbps - Her iki terim de saniyede bit cinsinden iletilen verinin hızını ölçmek için kullanılır. Kbps, saniyede iletilen Kilobit sayısıdır (1 Kilobit = 1000 bayt). Aynı şekilde Mbps, saniyede iletilen Megabit sayısıdır (1 Megabit = 1000 Kilobit).

MMS (Multimedia Messaging) - Üçüncü nesil kablosuz iletişimde bulunan ve metin, görüntü ve ses formatında kaliteli ve gerçek zamanlı mesaj oluşturulmasına izin veren Çoklu Ortam Mesajlaşma Servisidir. MMS, bu özelliği destekleyen cep telefonlarında kullanılabilen bir hizmettir.

Mobil Yayın - Bazı operatörler tarafından sunulan bir hizmettir. Bu hizmeti kullanarak çeşitli kanallar aracılığıyla yol durumu, hava durumu, konser, sosyal faaliyetler ve benzeri aktivitelere ilişkin faydalı bilgilere erişebilirsiniz. Bu hizmetten faydalanabilmek için cep telefonunuzun bu özelliği destekliyor olması gerekmektedir.

MP3 - Ses dosyalarının normal boyutunun 20 kata varan oranlarda sıkıştırılmasıyla elde edilen ve daha düşük ses kalitesine sahip ses formatıdır.

Sözlüğün Devamı 1

Hafıza Kartı- telefon hafızasının genişletilmesinde ve resim, müzik, video ve benzeri dosyaların kaydedilmesinde kullanılan kartlardır. Farklı özelliklerde pek çok hafıza kartı bulunmaktadır. Hafıza kartlarının cep telefonlarında kullanılabilmesi için kart özelliklerinin cep telefonlarıyla uyumlu olması gerekmektedir.

IMEI (International Mobile Equipment Identity) - Uluslararası Mobil Cihaz Kodu, şebeke üzerindeki GSM / DCS / PC cihazını tanımlayan 15 haneli evrensel koda verilen addır. Bu kod değiştirilemez. Operatörler bu kod sayesinde kendi şebekeleri veya başka şebekeler üzerinde dolaşan telefonları tanıyabilmektedir.

İnternet tarayıcısı (browser) - Cep telefonunuzda veya bilgisayarınızda bulunan ve web sayfalarını görüntülemenizi veya bu sayfalar üzerinde işlem yapmanızı sağlayan programdır. Cep telefonunun modeline ve internet tarayıcısının özelliklerine bağlı olarak, WAP sitelerinde gezinebilir veya sadece web sitelerine erişim sağlayabilirsiniz. Cep telefonunuzdan yapacağınız web erişimlerinde web sayfası telefon ekranına sığacak şekilde görüntülenir. Bilgisayarlarda kullanılan en yaygın internet tarayıcıları Internet Explorer ve Firefox'tur. Cep telefonlarında ise farklı özelliklerde pek çok internet tarayıcısı kullanılabilmektedir.

Sözlük Devamı

Download (Veri alma / Karşıdan yükleme) - Sunucudan / denetleyiciden uzaktaki bir site ekipmanına veri aktarımı anlamına gelir. Örneğin, internetten cep telefonuna veya bilgisayarlara yol durumu ile bilgi aktarılmasına denir.

Frekans - Mobil terminallerin kullandığı radyo frekansına (GSM frekansı veya 3G frekansı) verilen addır. Kanada ve Avrupa'da çift bant destekli telefonlarda 900 MHz ve 1800 MHz GSM frekansları kullanılmaktadır. Terminal aynı zamanda bazı ülkelerde (örn, Amerika) 1900 Mhz üç bant (triband) frekansını da desteklemektedir. Dört bant (quadriband) terminaller 850 MHz'i desteklemeye devam eder. Vodafone'un 3G cep telefonları çift modlu olup hem 3G (1900 ve 2100 MHz arasında), hem de GSM frekanslarının kullanımına olanak sağlamaktadır.

Genişbant - Bir şirkete ait sinyallerin sayısal verilere dönüştürülerek çok yüksek frekanslarda iletilmesidir. İletilen veriler alıcı üzerinde demodülatör (kip çözücü) aracılığıyla ayıklanır. Bu iletim kanalı, ses iletim kanalına oranla daha büyük bir bant genişliğine sahiptir. Farklı frekans bant genişlikleri sayesinde belirli bir zaman dilimi içinde çok daha fazla veri iletilebilir. İletişim cihazları ve cep telefonları kablosuz geniş bant kullanır.

GPRS (General Packet Radio Service) - Genel Paket Radyo Servisi, GSM şebekesindeki ilk paket anahtarlama uygulamasını temsil eder. Bu, aslında bir devre anahtarlama teknolojisidir. Kesintisiz bağlantı üzerinden sürekli veri akışı yapmak yerine, paket anahtarlama yoluyla şebeke sadece gerektiğinde kullanılır. GPRS sayesinde kullanıcılar, 115kbit /s'ye kadar ulaşan hızlarda veri alıp gönderebilmektedir. GPRS, özellikle e-posta ve web'te arama gibi küçük boyutlu verilerin alınıp gönderilmesini hedefler. Oldukça yüklü verilerin transferi önemli bir avantajdır.

GPS (Global Positioning System) - Küresel Konumlandırma Sistemi olarak bilinen GPS, 24 uydu yardımıyla kullanıcılara her an ve her türlü hava koşulunda karada, havada veya deniz üzerinde bulundukları konumu, hızlarını ve saati tespit etme imkanı veren telsiz/uydu navigasyon sistemidir. Bu sistemin devreye girmesiyle birlikte pusula, sekstant ve kronometre gibi eski tip konumlandırma ve navigasyon araçları artık kullanılmamaktadır. GPS askeri, ticari ve benzeri uygulamalarda yaygın olarak kullanılmaktadır.

GSM (Global System for Mobile Communications) - Mobil İletişim için Küresel Sistem olarak bilinen GSM, standart uluslararası sayısal hücresel haberleşme sistemidir. GSM şebekesi temelde üç frekans aralığında çalışır: 900 MHz, 1800 MHz ve 1900 MHz. GSM sisteminin gelişiminde farklı aşamalar vardır. Şu an itibariyle cep telefonları faz 1 ve faz 2 ile uyumludur. GSM operatörlerinin birçoğu yurtdışındaki partner operatörlerle roaming sözleşmesi imzaladığından kullanıcılar cep telefonlarını yurtdışında da kullanabilmektedir.

Güvenlik Kodu - Cep telefonunuza programlanmış olan bir bilginin/verinin kablosuz şekilde değiştirilmesini veya yanlışlıkla kullanılmasını önlemek için düzenlenmiş bir koddur. Telefon sahibi güvenlik kodunu kullanarak telefonun kilit kodunu değiştirebilir.

Chat (Sohbet)

CDMA (Code Division Multiple Access) - Kod Bölmeli Çoklu Erişim olarak bilinen CDMA, 2. ve 3. nesil (2G ve 3G) kablosuz iletişimde kullanılan çoklu protokollere verilen addır. İsminden de anlaşılacağı gibi, CDMA bir çoğullama/çoklama şeklidir. Bu sayede, birden fazla sinyal aynı iletim kanalını eş zamanlı olarak kullanır ve böylece mevcut bant genişliğinden optimum düzeyde faydalanılır. Bu teknoloji cep telefonlarına yönelik sistemlerde ve 800 MHz ile 1.9 GHz arasında değişen frekans aralıklarında kullanılır.

Chat (Sohbet) - Mobil kullanıcıların kendi aralarında SMS yoluyla iletişim kurmalarını sağlayan bir özelliktir. Bu özellik sayesinde cep telefonları sohbet boyunca mesaj alıp göndermeye devam eder. Sohbet özelliğini kullanarak bir başka cep telefonu kullanıcısıyla konuşabileceğiniz gibi abonesi olduğunuz operatör izin verdiği sürece birden fazla kişiyle de aynı anda sohbet edebilirsiniz

Teknoloji Sözlüğü Bakabilirsiniz

3G - Küresel bant genişliği ile kullanılan sayısal mobil haberleşme sistemidir. 3G teknolojisi sayesinde mobil şebekelerdeki ver aktarım hızı 384 Kbps'ye kadar yükselebilmektedir. Bunun yanı sıra, 3G ile mevcut sistemler ya daha gelişmiş şekilde kullanıcıya sunulmaktadır ya da video gibi yeni mobil hizmetler devreye sokulmaktadır.

3G Genişbant (veya 3.5 G şebeke) - 3. nesil şebekelerde teknolojik bir evrimdir. Veri iletim oranının çok büyük oranlarda artmasını sağlayan bir teknolojidir - bu oranın gelecek yıllarda 14 , 4 Mbps'ye çıkması beklenmektedir. Şu an itibariyle 7.2 Mbps'ye ulaşmış olan bu oran 3G fever'dan 20 kat daha hızlıdır.

ADSL (Asymmetric Digital Subscriber Line) - Asimetrik Sayısal Abone Hattı olarak bilinen bu teknoloji, sayısal verilerin geleneksel telefon hatları (standart bakır teller) üzerinden yüksek bant genişliği kullanılarak iletilmesini sağlar. Standart telefon hatlarını kullanan "çevirmeli bağlantı" (dial up) seçeneğinden temel farkı, ADSL'nin kullanılabilirlik açısından süreklilik arz etmesidir. Bu teknoloji, asimetrik olarak çalıştığından veri alım (download) oranı veri gönderim (upload) oranından fazladır. Aynı telefon hattı üzerinde analog ses verileri iletimine de olanak sağlar. ADSL hizmeti genellikle, 512 Kbps'den başlayan ve 6 Mbps'ye kadar çıkabilen aktarım hızı seçenekleriyle kullanıcıya sunulur. ADSL ilk olarak 1996 yılında kullanılmaya başlanmıştır. Günümüzde ise ADSL, kablolu servislerin en büyük rakibidir.

Bant genişliği - Haberleşme kanalının genişliği veya kapasitesi anlamına gelir. Analog bant genişliği saniye başına Hertz (Hz) veya devir olarak ölçülür. Dijital bant genişliği ise herhangi bir kanal ile gönderilebilecek veri miktarı veya hacmidir ve saniye başına bit olarak ölçülür. Bant genişliği, yaygın olarak bilinen normal "bant" sözcüğüyle karıştırılmamalıdır. Buradaki anlamı bant üzerinde kullanılan alandır. Bant genişliğinin kablosuz iletişimdeki önemi bandın boyutundan veya genişliğinden gelir. Çünkü bu veri iletim hızını etkiler. Yüklü miktarda verinin dar bir kanaldan iletilmesi zaman alır. Aynı miktarda veri daha geniş bir kanal üzerinden daha hızlı bir şekilde iletilir.

Bluetooth - Bluetooth teknolojisi, bilgisayar, yazıcı veya dizüstü bilgisayar ve cep telefonu gibi taşınabilir elektronik cihazların kablolu bağlantılarında kullanılan enerjinin yerini alabilecek düşük emisyonlu bir teknolojidir. Bu teknoloji sayesinde farklı birçok cihaz 10 metre mesafeye kadar birbirlerine kablosuz ağ aracılığıyla bağlanabilmekte ve kendi aralarında veri transferi gerçekleştirebilmektedir. Bu protokol üzerinden gerçekleştirilen transferlerde veri hızı saniyede 1 Mbps'ye kadar çıkabilmektedir (ikinci nesil teknolojilerde ise veri hızı 2 Mbps'ye ulaşabilir).

Dolandırıcılık amaçlı mesajlar hakkında uyarı

Son dönemde kamuoyuna "Vodafone" adını ve/veya markasını kullanarak, Vodafone tarafından yapılmış resmi birer açıklama gibi gösterilen dolandırıcılık amaçlı mesajlar, özellikle e-postalar iletildiği hakkında bilgi almış bulunuyoruz.

Bu tür asılsız mesajlarda, mesaj sahibine Vodafone tarafından bir iş fırsatı veya Vodafone bünyesinde çalışma olanağı sunulduğu ya da mesaj sahibinin bir yarışma veya piyango kazandığına ilişkin gerçek dışı ifadeler yer almaktadır.

Vodafone, kamuoyuna kendi bilgisi ve inisiyatifi dışında iletilen bu asılsız mesajlardan sorumlu değildir. Kamuoyunu bu tür mesajları gönderenlere herhangi bir kişisel veya özel bilgi iletmemeleri yönünde önemle uyarırız.

BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURULU KARARI

Karar Tarihi : 30.06.2009 Karar No : 2009/DK-10/336
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulunun 28/06/2009 tarihli toplantısında, Mobil telefon işletmecileri tarafından sunulmakta olan melodi ve oyun hizmetlerinin sunum şekli ve şartları çok sayıda tüketici şikayetine yol açmaktadır. Söz konusu hizmetlerin sunum şekli ve şartlarının düzenlenmesi tüketici mağduriyetlerinin önlenmesi, tüketici şikayetlerinin azaltılması açısından büyük önem arz etmektedir. Yapılan düzenleme, temel olarak, söz konusu hizmetlerden yararlanan abonelerin bilgilendirilmesinin tam olarak yapılması, bu hizmetlerden yararlanma hakkında gerçek iradelerinin, onlara düşünme fırsatı verilerek, doğru ve tam olarak yansıtılması, tüketicilerin ekonomik menfaatlerinin korunması, tüketici şikayetlerinin etkin bir şekilde çözümlenmesi, söz konusu hizmetlerin gerektiği gibi sunulması ve bu hizmetlerin sunumu açısından hukuki belirliliğin sağlanması amaçlarına yöneliktir.

Belirtilen amaçların sağlanmasını teminen;
Elektronik Haberleşme Kanununun 6 ncı maddesinin (c) bendi, 12 nci maddesinin 2 nci fıkrası (e) bendi ile 48 inci ve 49 uncu maddeleri hükümleri gereğince, Mobil telefon işletmecileri tarafından sağlanan oyun ve melodi hizmetleri ile ilgili asgari aşağıdaki tedbirlerin alınması gerekmektedir.
1. İşletmeci tarafından abonelerin, melodi ve oyun hizmetlerinden yararlanmadan ücretsiz kısa mesaj (SMS) yoluyla hizmetin şartları ve ücreti hakkında detaylı olarak bilgilendirilmesi gereklidir.
2. Bilgilendirmenin ardından işletmeci tarafından abonelerin melodi ve oyun hizmetlerinden tekil içerik satın alma veya abone olma kapsamında sadece işletmeci tarafından belirlenecek bir numaraya kısa mesaj (SMS) atmak yoluyla yararlandırılması sağlanmalıdır.
3. İşletmeci tarafından, melodi ve oyun hizmetleri karşılığında aboneden tahakkuk ettirilen ücret veya tahsil edilen kontör bilgisi SMS yolu ile aboneye ulaştırılmalıdır.
4. İşletmeci tarafından, hatlarında melodi ve oyun hizmeti almak için yeterli kontör olmayan ön ödemeli abonelerin bu hizmetlerden faydalandırılmadan önce SMS yolu ile hatlarında yeterli kontör bulunmadığı bilgisi verilmeli ve abonenin onayını müteakip hizmetlerden faydalandırılması sağlanmalıdır.
5. İşletmeci tarafından melodi ve oyun hizmet içeriğinin tamamen indirilemediği durumlarda abonenin içeriği yeniden indirebilmesine olanak sağlanmalıdır ve ihtilaf halinde içeriğin indirildiğinin ispat yükü işletmeciye aittir.
6. Melodi ve oyun hizmetlerinin alımını sona erdirmek isteyen abonelerin SMS yöntemi de dahil olmak üzere çağrı merkezi, internet vb. yollar ile hizmetlerin alımını kolaylıkla sonlandırmaları sağlanmalıdır.
7. Melodi ve oyun hizmetinin satın alınıp alınmadığına ilişkin çıkan ihtilaflarda hizmetin satın alındığını ispat yükü işletmeciye aittir.
8. Mobil telefon işletmecileri melodi ve oyun hizmetlerinin gerektiği gibi sunulmasından ve tüketicilerin mağdur edilmemesinden sorumludur.
9. İşletmeci tarafından konu ile ilgili tüketici şikayetlerinin etkin ve hızlı bir şekilde çözüme kavuşturulması için gereken önlemlerin alınması esas olup konuya ilişkin tüketici şikayetleri azami 10 gün içerisinde çözüme kavuşturulmalıdır.
Yukarıda yer verilen tedbirlerin mobil telefon işletmecileri tarafından 03/08/2009 tarihine kadar alınması, sonuçları hakkında Kuruma bilgi verilmesi, işbu Kurul Kararının İşletmecilerin ve Kurumumuz İnternet Sitesinde yayımlanmasına karar verilmiştir.

Vodafone Global Vakfı

Vodafone Global Vakfı, sosyal yatırım politikası gereği faaliyet gösterdiği her ülkede yerel bir vakıf kurmaktadır. Türkiye'de de toplumun ve çevrenin korunması, toplumsal refah düzeyinin artırılması ve sürdürülebilir kılınması , Türkiye'nin bilgi toplumuna dönüşmesi için Türkiye Vodafone Vakfını kurmuştur.
Sosyal yatırım politikamız gereği aşağıdaki öncelikleri belirlenmiştir:

1. Mobil telekomunikasyon teknolojisinin faydalarını olabildiğince kullanarak insanların topluma katılımlarını engelleyen faktörleri ortadan kaldırmak
2.Doğal çevreyi korumak
3. Lokal topluluklarla aramızdaki en güçlü bağı oluşturan çalışanlarımızın, içinde yaşadıkları topluma gönüllü hizmet vermelerine destek olmak

Türkiye Vodafone Vakfı, yukarıda belirtilen amaçlar doğrultusunda 2007 senesi içinde Türk Eğitim Vakfı ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ile işbirliği yapmıştır.

Seçilen projeler, bilişim teknolojisinin etkin kullanımı ile eğitim sisteminin geliştirilmesine destek verebilecek, yaygın bir uygulama ile daha geniş kitlelere ulaşarak örnek olabilecek, özellikle dezavantajlı gençlerin kapasitelerinin yükseltilmesini sağlayabilecek ve bilgi teknolojileri sektöründeki kalifiye eleman açığını kapatarak istihdam yaratılmasına katkıda bulunacaktır.

Rockın Coke Vodafone

Vodafone, genç yüzünü ve gençlere yönelik 3G+ servislerini herkesten önce Rock'n Coke'ta müzikseverlerle paylaşacak. Vodafone, Türkiye'nin en büyük açık hava etkinliği olan Rock'n Coke'un resmi iletişim sponsorluğuyla müzikseverlere Vodafone 3G+ teknolojisi ile farklı bir Rock'n Coke yaşatacak. Vodafone Türkiye, üç gün boyunca müzikseverlere Vodafone farkı ile 3G+ deneyimini yaşatarak, düzenleyeceği çeşitli etkinliklerle Rock'n Coke'a ayrı bir hareket ve heyecan getirecek.

Gençler, 200 m2'lik Vodafone alanında, 3G teknolojisini çeşitli etkinlikler ve oyunlarla birebir yaşama fırsatı bulacak, kendi müziklerini yapacaklar. Vodafone 3G Alanı'nda, yüksek hızda internet, müzik ve video özelliklerini deneyecek gençler, Numara Taşıma Alanı'nda numaralarını Vodafone'a taşıyabilecekler. Dinlenmek isteyenler Dinleme Alanı'nda soluk alırken, kamp alanında kamp yapan katılımcılar festival alanını Vodafone 3G+ teknolojisi ile seyredebilecekler. Festivaldeki tüm oyun ve etkinliklere katılanları, iPhone3G, mobil modem, Fransa'da düzenlenecek olan Rock en Seine festivaline bilet kazanma şansı gibi sürpriz hediyeler bekliyor

Vodafone Roadshow

Çeşme’de Alaçatı, Ilıca, Atatürk Meydanı gibi merkezi noktalarda, 3G+ hızında internet, görüntülü konuşma, video izleme gibi yenilikler yöre halkı ve tatilcilerin kullanımına sunuldu. Müzik, animasyon ve yarışmaların günboyu devam ettiği Vodafone Roadshow’da düzenlenen yarışmalarda her gün 10 katılımcı Vodafone 3G Mobil Modem’e ücretsiz sahip oldu.

Durduğu noktalarda kapılarını açarak, Vodafone standına dönüşen otobüsün çevresine kurulan “lounge area”da ziyaretçilerin yoğun ilgisiyle karşılaştı. Çeşme bölgesinde toplamda 1298 kişi Vodafone 3G+ demo etkinliklerine katılırken, 51 kişi de numarasını Vodafone’a taşıdı.

30 Ocak 2010 Cumartesi

Dededen Kalan Mirasa Konmak için Arkadaşıyla Halasına Plan Yapan Genç Yakayı Ele Verdi

Olay, Kadıköy mahallesi'nde Ayşe E.(39)'ye ait evde meydana geldi. İddiaya göre, dededen kalan ortak mirasa göz diken yeğen İbrahim K.(35) halasının kimliğini kullanarak dedesinden kalan arazinin tapusunu üzerine geçirmek istedi. Bunun için arkadaşı Murat U.(27) ile bir plan yaptı. Plan doğrultusunda İbrahim K. halası Ayşe E.'yi köye gezmeye götürdü. Bu sırada halasının evinin anahtarlarını daha önceden anlaştığı arkadaşı Murat U.'ya vererek evden halasının kimliğini çalmasını istedi. Murat U. anahtarlarını aldığı eve girerek nüfus cüzdanını aramaya başladı. Kimliği bulamayan Murat U. evde bulunan yaklaşık bin TL değerinde ziynet eşyasını ve 2 adet kredi kartını çalarak evden ayrıldı.

Olaylardan habersiz olan hala Ayşe E. ise eve geldiğinde ziynet eşyalarının ve kredi kartlarının çalındığını fark ederek polisi arayarak şikayette bulundu. Bunun üzerine Samsun Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi Hırsızlık Büro ekipleri olayla ilgili soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında çalıntı kredi kartıyla 3 farklı işyerinden alışveriş yapıldığı tespit edildi. Ardından da işyerlerinin güvenlik kamerası görüntülerinde yapılan incelemede şüpheli Murat U.'nun kimliği tespit edildi.

Şüpheli Murat U., Unkapanı Mahallesi'nde yakalandı. Murat U. ifadesinde eve hırsızlık için girmediğini İbrahim K.'nın dedesinden kalan arsaların tapusunu üzerine geçirmesi için halası Ayşe E.'nin kimliğini alması gerektiğini ve evde kimliği bulamayınca ziynet eşyaları ve kredi kartını çaldığını itiraf etti. İfade doğrultusunda harekete geçen Hırsızlık Büro ekipleri, halasına çirkin planı hazırlayan yeğen İbrahim K.'yı İstasyon Mahallesi'nde bir evde yakalayarak gözaltına aldı. Polisteki sorguları tamamlanan İbranim K. ve Murat U., adliyeye sevk edildi. Polis, hırsızlık zanlılarıyla birlikte polis, ziynet eşyaları ve çalıntı kredi kartıyla alınan eşyaları da delil olarak mahkemeye getirdi. (CİHAN)

Oyun Sahnesi'ne Yeni Oyuncular Geldi

Her sene daha ileri gitmeyi hedefleyen ve bu yönde birçok yenilikler ile karşımıza çıkan Oyun Sahnesi Tiyatrosu, Kocaeli ilinde sınavla oyuncu seçen ender tiyatrolar arasına katıldı.

Seçici kurulun Oyun Sahnesi Sanat Yönetmeni A.Serdar Önür, Oyuncu Kemal Çancı, Oyuncu ve Kocaelim Gayrimenkul Şirketi Sahibi Hakan Sin'in oluşturduğu seçmelere, toplam 55 oyuncu adayı başvurdu. Yapılan seçmelere katılan adaylar, kendi hazırladıkları ve serbest olarak belirledikleri bir adet tirad ile seçici üyelerin verdiği konuya göre doğaçlama gösterisinde bulundular. Oyun Sahnesi'nin diğer oyuncuları ise seçmelere katılan oyuncu adayı arkadaşlarına sahne arkasında ve üstünde yoğun ilgi ve yardımda bulundular.

2 ay boyunca yoğun sahne eğitimi aldıktan sonra sezon içerisinde hazırlayacakları 1 oyun ile seyirci karşısına çıkacak olan adaylar arasında en başarılı 11 aday şöyle sıralandı.

Hemoroidi ciddiye almak gerekir

Toplumda çok sık görülmesine rağmen, gizli saklı yaşanan bir hastalık hemoroid. Hareketsiz yaşam, mesleki nedenler ve kalıtsal yatkınlık hemoroide neden olan en önemli etkenler. Toplumun yüzde 5’inde görülen ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen hemoroid hastalığının çeşitli evrelerde tedavisi mümkün. Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kemal Raşa ve Op. Dr. Ayhan Erdemir hemoroid nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Kalın barsağın rektum adı verilen son bölümü ile anüsün bileşim bölgesindeki toplardamarların “varisi” olarak tanımlanan hemoroid özellikle 45 ile 65 yaş arasında ortaya çıkıyor. Kadın ve erkeklerde eşit oranda görülüyor. Kabızlık, özellikle gebelik olmak üzere karın içi basıncının arttığı durumlar, egzersizden uzak ve hareketsiz bir yaşam, mesleki nedenler ve kalıtsal yatkınlık hemoroide neden olan başlıca faktörler arasında yer alıyor. Hemoroid bazı kişilerde hiçbir belirti vermezken, bazı hastaların yaşam kalitelerini etkiliyor, hatta günlük yaşamlarını idame edememelerine neden oluyor.

Türkiye’de her 100 kişiden beşinin yaşam  kalitesini olumsuz etkileyen hemoroidde, diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi rahatsızlık ortaya çıkar çıkmaz hekime başvurmak önem taşıyor. Bu hem Hemoroid tanısından emin olmak, hem de etkili ve kolay tedavi yöntemlerinin uygulanabilmesi için gerekiyor. Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Kemal Raşa, hemoroid belirtilerinin başka ve daha ciddi hastalıkların habercisi olabileceğini belirterek şunları söyledi:

“Hemoroid hastalığının neden olduğu kanama ve ele gelen şişlik gibi belirtilerin farklı hastalıklarda da oluşabileceğini akılda tutmak gerekiyor. Başta anal fissür adını verdiğimiz makatta çatlak olmak üzere, birçok iyi huylu hastalık dışkılama sırasında kanamaya neden olabiliyor. Ayrıca, kalın barsakta yer alan tümörlerin de ilk belirtisi kanama olabiliyor. Bu nedenle, kişinin bilinen hemoroid hastalığı olsa bile, makattan kan gelmesi durumunda mutlaka hekime başvurulması ve diğer olasılıkların dışlanması gerekiyor.”

Hastalığın belirtileri hakkında da bilgi veren Op. Dr. Kemal Raşa sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ağrı ve ele gelen şişlik hemoroidin en önemli belirtileridir. Ayrıca dışkılama sırasında kanama olması da klasik belirtilerdendir. Dışarı doğru sarkmış ve kendiliğinden içeri girmeyen hemoroid pakelerinin yarattığı makat çevresinde nemlenme, ıslaklık hissi ve kaşıntı da diğer belirtiler arasında yer alır. Hemoroid, bazı kişilerde hiçbir belirtiye neden olmazken, bazı hastalarda yaşam kalitelerini anlamlı olarak kötüleştiren, hatta günlük yaşamlarını idame edememelerine neden olan şiddette belirtiler gösterir. Hemoroid tanısını koyabilmek için öncelikle hastanın hekime başvurması gerekir. Birçok hasta kulaktan dolma bilgiler ve arkadaşlarına önerilen ilaçlarla tedavisine kendi başlıyor. Bu nedenle de birçok anal fissür hastası kendi kendine hemoroid tedavisine başlayarak, erken evredeki tıbbi tedavi seçeneğini kaybediyor ve çatlağı kronikleştikten sonra hekime başvuruyor. Ayrıca birçok kanser hastasının tanısı da, kendi kendine uygulanan hemoroid tedavisi nedeniyle gecikebiliyor.”

Hekime gitmeyi engelleyen noktalardan biri, muayenenin rektal yoldan yapılması. Ancak “rektal tuşe” olarak adlandırılan parmakla muayene gerçekten çok önemli. Sonuçta, hemoroid için temel tanı yöntemi öykü ve fizik muayenedir.  Eğer ayırıcı tanıda zorluk varsa endoskopik görüntüleme yöntemlerini de kullanmak gerekiyor.

Lifli besin ve su tüketimi artırılmalı

Hemoroidde tedavi planı hastalığın evresine göre belirleniyor. Lif ve su alımının artırılması, kabızlık sorununun ortadan kaldırılmasına yönelik ilaç tedavisinden sonra, tıbbi tedaviye yanıt vermeyen veya hastalığı bir süre sonra nükseden hastalarda cerrahi yöntemlere başvuruluyor.

Anadolu Sağlık Merkezi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ayhan Erdemir, evrelere göre uygulanan hemoroid tedavi yöntemleri ile ilgili şu bilgileri verdi:

“Hemoroid tanısının konulma aşamasında hastalığın evresi de belirleniyor ve tedavi buna göre biçimlendiriliyor. Evre I hastalarda genellikle koruyucu önlemler olarak ifade ettiğimiz, lif ve su alımının artırılması, dışkılama için zaman ayrılması ve kabızlığı artıran gıdalardan kaçınılması öneriliyor. Kabızlık sorunu olan hastalarda bu durumun ortadan kaldırılmasına yönelik ilaçlar da tedaviye ekleniyor. Evre II ve III hastalarda ise koruyucu ve kabızlık giderici önlemlerin ötesinde, bu hastalığa yönelik tıbbi tedavi başlanması gerekiyor. Tıbbi tedaviye yanıt vermeyen veya bir süre iyi seyrettikten sonra tekrarlayan hastalarda ise cerrahi tedavi uygulanıyor. Evre IV olarak tanımladığımız hastalarda ise, hastanın ilaç ile tedavisinde başarı şansı düşük olduğundan, cerrahi tedavi tercih ediliyor. Ayrıca, tıbbi tedaviye rağmen sürekli kanaması olan hastalarda da cerrahi seçeneğin düşünülmesi gerekiyor”.

İleri evre hemoroidlerde hastaların sadece yüzde 5 - 10’una cerrahi tedavi gerekiyor. Ancak ameliyattan sonra özellikle ağrı ve kanama olduğunda, uzun süre iş kaybı sorun olabiliyor. Op. Dr. Ayhan Erdemir hemoroid tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemler hakkında ise şunları söyledi:

“Tıbbi tedaviye yanıt vermeyen veya kısa sürede nükseden Evre III – IV hastalarda uyguladığımız hemoroid ameliyatlarının birçok çeşidi bulunuyor. Hangi hastada hangi ameliyatın daha uygun olacağını, hastanın öyküsü ve muayene bulguları belirliyor. Hekimin kişisel deneyimi ile tercihi ve kullanılacak teknolojinin o merkezde olup olmaması da çok önemli. Hastaların sadece yüzde 5-10’una cerrahi gerekiyor. Yakınmaların cerrahi olmayan yöntemlerle giderilemediği ve ileri derecede dışarı sarkmanın olduğu olgularda cerrahi tedavi tercih edilmektedir. Ayrıca ülser, fissür, fistül veya geniş deri takıntılarının hemoroide eşlik ettiği hastalarda da cerrahi eksizyon, yani organın tamamının ya da bir parçasının çıkarılıp alınması tercih edilir. Özellikle ağrı, kanama gibi komplikasyonlar ve uzun süre iş kaybı da cerrahi tedaviyi tercih etmemize neden olmaktadır. Yıllar boyunca hastalara uygulanan cerrahi yöntemlerin hepsi hemoroidlerin kan akımını azaltmak, fazla hemoroidal dokuyu uzaklaştırmak ve kalan mukoza ile derinin alttaki dokulara sabitlenmesi gibi birkaç ilke temelinde gerçekleştirilmiştir. İleri evre hemoroidlerde etkin bir tedavi yöntemi olan ve Klasik Hemoroidektomi adını verdiğimiz yöntemde, gerektiğinde açık veya kapalı cerrahi eksizyon, yani hemoroid dokusunun çıkarılması sonrası kalan mukozanın tam veya kısmi kapatılmasıdır.”

Yağı azaltmak kadınlar için daha önemli

Temelde erkek vücudunun daha kaslı yapıda olup yağ oranının kadına göre düşük olması aslında doğal bir avantaj da yaratıyor. Erkeklerin vücudu kadına göre daha geç yağlanıyor, bu yüzden selülit problemi de genelde kadınların korkulu rüyası oluyor. Ama yağı az bir vücüda sahip olmak için az yağlı bir beslenme ne kadar etkili ve yağı azaltmak sağlıkla ne kadar ilgili, buna detaylı bakmak gerekiyor. 
2009 nisan ayında yayınlanan bir makale, kadınların diyet programında yağ oranının düşürülmesiyle meme kanseri ilişkisi üzerinde duruyor. Bir yıllık uygulamanın ardından meme kanseri olan kişilerin beslenme programlarında yağ oranının azaldığı ve çalışma boyunca da bu oranın az tüketildiği görüldü. Bunlar kadınların kilolarının daha düşük seviyelerde kalmasını sağlamakla beraber, kanserin tekrarlamadığını göstermiştir.
National Cancer Institute tarafından yayınlanan çeşitli makalelerde de, düşük yağlı diyetlerin meme kanserinin tekrarlanması şansını azalttığı belirtiliyor. Gerçek böyleyken, ‘düşük yağlı beslenme’ üzerinde durmak faydalı olacaktır. Düşük yağlı diyet kansere karşı koruyucudur, ancak bu ‘yağsız bir diyet uygulanmalı’ demek değildir.

HER GÜN MUTLAKA
Yeterince yağlı tohum 5 - 6 ceviz VEYA 15 - 20 badem veya fındık veya yarım çay bardağı çekirdek tüketin.

BAZILARI BESİNLERDE SAKLIDIR
Tabii ki hayır. Sebze ve meyveler, tam tahıl ürünleri, baklagiller, su, çay, meyve suyu, kahve gibi besinler yağ içermez.  Ancak yağ, yediğimiz birçok şeyin içindedir. Tam yağlı süt, kurabiye, omlet, et, peynir, balık, mayonez, sigara böreği, çikolata, fındık, ceviz, gofret ve daha birçok yiyecek ve besin içinde yer alır. Bu yağların bir kısmını dışardan görürsünüz, bir kısmını ise göremezsiniz. Börekteki yağ, salataya eklediğiniz yağ, patates kızartmasının yağı görünür. Ancak, peynir veya etin içindeki yağı göremezsiniz. 
Yağı azalttığınızda vücut yağı ve kolesterolünüz direkt azalır mı?
Durum bu kadar basit değil. Çünkü içinde yağ olmasa da, fazla yediğiniz ekmek, meyve ve sebzenin fazlası da yağa dönüşür.

niye sünizit oluruz

Çocukluk ve erişkinlik döneminde ya da ileri yaşlarda, sinüzitten yolu geçmeyen yok gibidir. Burun ve sinüslerle ilgili sorunlarınız varsa ve bu kitabı okumaya başladıysanız, sinüzitin ya da sinüziti başlatabilen basit bir nezlenin ne kadar can sıkıcı olduğunu tahmin edersiniz.
Tıkalı burun, genel kırgınlık hali, burun çevresinde basınç hissi, ağrı, burun arkasına akıntı, koku kaybı gibi şikayetlerin çok sinir bozucu olduğunu ne yazık ki yaşamayan bilmez. Ağız kokusu, horlama, öksürük, kulak sorunları gibi başka şikayetler de olabilir. Bu sorun uzadıkça, yaşamınızı daha da olumsuz etkilemesi kaçınılmaz olur. Bir toplantı ya da önemli bir sınav öncesinde sinüsleriniz dolu ve ağrılıysa, rahatsızlığınız dikkat bozukluğuna, başarısızlığa yol açar.
Doktor tarafından tavsiye edilmeden, uzun süreli kullanılan güçlü burun spreyleri tam bir hayal kırıklığı yaratır. Çünkü, bu kötü alışkanlık bir süre sonra ters etki yaparak, burnunuzun içini daha da kurutup tıkalı hale getirir.

Bilgili ve sabırlı olun
Sosyal olarak, birçok etkinlikten de uzak durmaya başlayabilirsiniz. Açık havadaki piknikler, rüzgarlı bir deniz kıyısı veya bir uçak yolculuğu keyif vereceğine kabusunuz olur. Ve siz, yaşamınızı karamsarlığınız daha da artmış bir şekilde sürdürürsünüz. Belki de, şikayetlerinizin farkında değilsiniz ya da bu şekilde yaşamaya alıştınız.
Yanınızdakiler başta horlama olmak üzere, ağız kokusu, boğazın sevimsiz bir şekilde temizlenmesi gibi birden çok şeyden etkilenip, sizi uyarabilir. Yakın çevrenizle iletişiminiz bile bozulabilir.  Ancak, pes etmemelisiniz! Sinüzit tedavisi için yapılabilecek çok şey var. Öncelikle bilgili ve sabırlı olmalısınız.
Rahatsızlığı açık olarak anlamaya çalışmanın, size ya da sinüzitli hastanın yakınlarına yararlı olacağına eminim.

Alerji ile baş etmenin yolları

Gözleriniz sulanıyor ya da yanıyorsa, burnunuz akıyor ve de hiç durmadan hapşırmaya başladıysanız tehlikedesiniz; çünkü alerji olmuş olabilirsiniz.Tozlar saman nezlesi, astım ya da başka birçok alerjik rahatsızlığı da beraberinde getiriyor. Bu nedenle alerjiyle baş etmenin yollarını bilmeli ve yaşantınızı kolaylaştırmak için kendinize göre taktikler geliştirmelisiniz.

Sakız çiğnemek zayıflatıyor



Şekersiz sakız çiğnemenin uzun dönemde kilo vermenize yardımcı olduğunu kanıtlayan deliller gittikçe artıyor. Rhode Island Üniversitesi’nde yapılan laboratuar araştırmalarına göre, sakızın kalori alımını düşürmeye yardımcı olduğu ve kalori yakma sürecini arttırdığı açıklandı.

Daha net bir ifade ile, şekersiz bir sakızı sabahları bir saat çiğneyerek 60 kaloriden kurtulabileceğiniz açıklandı. Aynı zamanda yemekten önce ve sonra sakız çiğneyenlerin çiğnemeyenlere göre %5 daha çok kalori yakabildikleri ortaya çıkardı.

Şekersiz sakızın faydaları hakkında yayınlanan tek rapor bu değil. Atıştırmadan önce sakız çiğnemenin isteklerinize gem vuracağı, açlık seviyenizi düşüreceği ve yediklerinizden alacağınız kalori miktarını azaltacağı konularında uzmanlar hemfikir. Tüm bu çalışmalar, ufak kalori farklılıklarından bahsediyor olsalar bile diyetisyenlerin de sürekli hatırlattığı gibi ufak değişiklikler birbirine eklenerek uzun vadede büyük farklar yaratabilirler.

Zayıflamanıza yardımcı olması dışında, sakız çiğnemenin yavaş ilerleyen bir kuyrukta sıra beklemek ya da trafik sıkışıklığı gibi gündelik stresörlere iyi geldiği de biliniyor. Konsantrasyonu ve uyanıklığı da arttıran sakız, diş çürümelerini önlüyor ve nefesi tazeliyor.

SOĞUK ALGINLIĞI İLAÇLARININ ÇOCUKLARDA KULLANIMINA DİKKAT

Soğuk algınlığı nedeniyle başvurulan ilaçların, burun tıkanıklığını, ağrıları ve ateşi hafiflettiğini, ancak hastalık süresini kısaltmadığını ifade
eden Şenol, "Yanlış kullanımları ise bazen ölümcül olabilen alerjilere, karaciğer, böbrek ve kalp-damar problemlerine, kan hücrelerimizde düşmelere ve kanı fazla sulandırarak kanamalara yol açabilir" uyarısında bulundu.

Şenol, FDA (Amerikan Gıda-İlaç Birliği) tarafından 4 yaş altı çocuklarda öksürük şuruplarının ve nezle ilaçlarının kullanımının yasaklandığını belirterek, 6 aydan küçük çocuklarda ise kullanılabilecek tek ateş düşürücü olarak "asetaminofen" önerildiğini söyledi.

Ateş düşürücülerin, damla, şurup ve tablet formlarına da dikkat edilmesi, 6 aydan küçük çocuklardaki damla formülünde, şuruptan çok daha fazla miktarda ilaç bulunduğunun göz önünde bulundurulması gerektiğini ifade eden Şenol, "Cerrahi bir girişim öncesi aspirin gibi kanı sulandıran ilaçlar ve bitkisel takviyeler kesilmeli, ameliyatı yapacak hekime kullanılan tüm ilaçların listesi bildirilmeli. Pek çok ilacın, zararlı etkilerinin giderilmesinde ve vücuttan atılmasında karaciğer en önemli organdır. Bu yüzden ilaç kullananlar, 3 kadehten fazla alkol kullanmamalı" dedi.

Şenol, kimi ilaçların da olası yan etkileri nedeniyle birlikte kullanılmaması gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

-Soğuk algınlığı ve alerji tedavisinde kullanılan ilaçlar ve öksürük şurupları, alkol ve uyku verici ilaç veya bitkisel takviyelerle kullanılmamalı.
-Gut ve diyabet ilaçları, aspirin ile kullanılmamalı.
-Mide ağrısı ve bulantı, kusması olanlar, kabızlık giderici ilaçları kullanmamalı.
-Tansiyon, depresyon, kalp, guatr, diyabet ilaçları alanlar, prostat sorunları olanlar, burun açıcılar kullanmamalı.
-Tansiyonu yüksek olanlar ve tansiyon ilaçları alanlar, kanama problemi olanlar, karaciğer, böbrek hastası olanlar ağrı kesici kullanmamalı ya da hekim önerisi ile kullanmalı.
-Reçete edilen ilaçlar arasında en yanlış kullanılan ilaç grubu ise antibiyotiklerdir. Genellikle gerekmediği halde kullanılmaları hem bireysel hem toplumsal hasarlara neden olmaktadır.

Çapkın eşlere genetik tedavi

ABD'de tarla farelerinin genetiği üzerinde yapılan bir araştırma sadakat ve çapkınlığın kalıtımsal olduğunu ortaya çıkardı. Çok eşli olan tarla farelerinin geniyle oynayan bilim adamları tarla farelerini tek eşli hale getirdi.

GENLERİYLE OYNANDI

Atlanta kentinde bulunan Emory Üniversitesi'nde Zoe Donaldson ve ekibi tarafından yapılan araştırmanın sonuçları Biology of Reproduction (Üremenin Biyolojisi) isimli dergide yayınlandı. Araştırma için çok eşli olan tarla farelerinin genetiği ile oynandı ve ortak yaşam alanlarında tek eşliliğe geçtikleri gözlendi. Uzmanlar bir gün sadakat kavramı için insan embriyosu üzerinde de değişiklik yapılabilecek mi sorusunu sormaya başladılar. Bir gün genetik müdahale ile insanlar tek eşli olabilecek mi?

ÇAPKINLIK GENİ

Bu sorular tüm dünyada tıp otoriteleri tarafından tartışılmaya başlandı. Kocaeli Üniversitesi Gen Terapi Merkezi Başkanı Prof. Dr. Erdal Karaöz fareler üzerinde yapılan bu çalışmanın insana uygulanabileceğini düşünüyor. Karagöz, bu işin teknik olarak mümkün olduğunun altını çiziyor. Ancak bu tip araştırmaların şu anda etik olmadığı için yapılamayacağını anlatan Prof. Erdal Karaöz tedavi yöntemleriyle ilgili şunları söylüyor: "Şu anda gen bilimi genetik müdahaleleri ancak hastalık söz konusu olduğunda yapmaya çalışıyor. Bozuk genler ancak hastalık durumunda insandan temizleniyor. Sadakat, yeşil göz, beyaz ten gibi isteklere yönelik genetik oynamaların yapılması ise şu anda dünyada yasak. Belki gelecekte yapılabilir ama önce bunun ne kadar olacağının tartışılması gerekir"

29 Ocak 2010 Cuma

Sesli chat ve kameralı Chat

Sesli chat ve kameralı Chat

Genellikle ikiside aynı amaçla kullanılmaktadır. Kameranız olduğu takdirde kameranızla karşı taraftaki kişileri görebileceksiniz. Tabi onlarda sizleri görebilecek , ve bu şekilde  sizde karşınızdaki kişiyi görmüş olacaksınız o şekilde de görüşme imkanını bulmuş olacaksınız. Kameralı chat diyince sakın aklınıza sadece kameralı chat gelmesin onun yanı sıra sesli chat de yapabiliyorsunuz. Hani ingilizcede derler ya I love you diyer alakası yok türkşçesi daha iyi bence ay lav yu demek daha mantıklı geliyor değilmi sizlerede.  Neyse seslichattv.com ayrıcalığı ile yine farklı konularda görüşmek dileğiyle. sizlerde seslichatv.com un müdavimi olmaya başladınız. Nakalım daha farklı neler geliştirebileceğiz onlar üzerinde de çalışmalarımız en kısa zamanda başlıyacağız. Kameralı chat tamamen özgür bir şekilde yapmış olacaksınız.

Sesli chat kullanıcılarına özel Albüm sayfasını yakında oluşturacağız bakalım sizlerden gelen resimleri üye resimlerini sesli sohbet panelimizdende görebileceksiniz. Onun haricinde foto albümü gibi birşeyde yapmayı düşünüyoruz. Şimdiden hayırlısı olsun sizlerde bizlere katkıda bulunabilirsiniz. Elimizden geldiğince yapmaya çalışacağız. Keyifli sohbet etmeniz dileğiyle.

Sesli Chat İle Sesli Sohbet

Sesli Chat İle Sesli Sohbet

Başlığımızdan da belli olduğu gibi sesli chat sesli sohbet ne demektir, ne işe yara ne amaçla kullanılır, Kimler Kullanır,amaç olarak neyi güder gibi şeylerden bahsedelim birazda. Amaç olarak yazılı chate karşı hedef alan bir tür sistemdir. Bu sistemleri genellikle programcılar tarafından yazılır. Bizim çalıştığımız sistem ise tamamen web tabanlı olarak çalışmaktadır. amaç olarak ise sesli ve de görüntülü görüşme imkanını sağmalamtadır. Genellikle bu tür uygulamaları bizler kullanmaktayız, kullanma amacımız ise tabiki telefon veya yazılı görüşmektense gerek görüntü gerek ses olayını meydana getirmektedir. Seslichattv.com olarak sizlere bu hizmeti verip sizlerin daha da iyi görüşme imkanını veriyoruz.  Sesli chat te de o zaman bizler amacımıza ulaşarak sizlere faydalı hizmetleri sunmaktayız. Bakalım ilerleyen zamanlarda bizleri ne tür süprizler bekleyecek. İlerleyen zamanlarda google pagerank güncellemesi yapacaktır. Bakalım bizim sitenin performansı ne kadar ne seviyede olacaktır. umarım hak edene ettiği kadar değerini verir ve de ona göre değerlendirmesini yapar. Benim bildiğim kadarıyla Niasan ayınının başında veya sonuna doğru pagerank güncellemesi yapacak diye duydum bilmem ne kadar doğru.  Sesli chat sitelerininde o zaman gerektiği gibi oylamalarıda yapılacaktır. Bakalım hepimizi için hayırlı olsun . Sağlıklı mutlu huzurlu kazançlı günler dilerim .

Sesli Türkiyem

Sesli Türkiyem Ey yurdumun insanı gel sende durma Güzel yurdumuzun insanlarıyla beraber Sesli Chat yap doyasıya. Türkiyemizdeki güzel şehirlerdeki tanıdıklarınızla beraber birlikte bu ortamda dilediğiniz kadar sesli sohbet edebilirsiniz. Sohbet etmeniz için sizlerden para pul almıyoruz tamamen ücretsiz bir şekilde hizmet veriyoruz. Yeterki sizler sohbet etmeyi isteyin bizler sizin için bu platforumda hazırlıyarak sizlere daha da çok iyiliğimiz dokunuyor . Neden mi hemen söyleyeyim tabiki sevdiklerinizi göreceksiniz sayemizde. Bunun yanı sıra yeni arkadaşlıklar da kuracaksınız.

Hayırlısı olsun hakkınızda umarım aradığınızı bulursununz. Belki real hayatta o karşınıza çıkmamış olabilir ama belki de sesli chat odalarından birinde sizi bekliyordur.  Sesli chat yapmaya kendinizi hazır hissettiğiniz andan itibaren kendinizi bir boşlukta hissedeceksiniz o anda zaten olay başlamış demektir.  Şöyle bakıyorumda artık yazılı chatler o kadar ilgi çekmemektedir. Sesli Türkiyemde de sizlere anlatmak istediğim güzel yurdumuzdaki güzel insanlarla sohbet etme imkanını sizlere sağlamaktadır. Seslichattv.com sizlere bu güzel ortamı sağlamaktan mutluluk duyar. Elimizden geldiğikadar sizlerin sorunlarıyla ilgilenmeye çalışacağız. Saygılarımla

Seslichattv.com Yönetimi adına Kadir

Sesli Havadis

Sesli Havadis diyince aklınıza öncelikle gelenler nelerdir. Benim aklıma öncelikle sesli haberler gelmektedir. Sesli haberler diyincede aklımıza bu sefer de tabiki radyo veya tv gelmektedir. Radyo ve televizyonun sesli chat üzerindeki etkilerinden bahsedeyim sizlere birazda. Sesli chat demek  internet üzerinden yapılan kameralı ve de sesli görüntülü konuşma imkanını veren hizmetlere denir. Geçenlerde siteye Bir üniversitenin iş ilanını koydum ama çok pişman oldum nedeni ise bi bayan yazmış bana artık yeter diye ne olur siz duyun sesimi diye. Ben çok üzüldüm şahsen ama elden bişey gelmiyorki yapacak bişey yok . Allah yardımcısı olsun o da işsizlik yüzünden skıntılar yaşıyor. Birdaha o şekilde yazıları siteye eklemeyeceğim sonra ben üzülüyorum. Konumuza dönmeden önce bu olaydan sizlerede bahsetmek istedim çünki beni çok etkileyen bir olay olmuştu o an . Gelelim konumuza sesli chat yaparak sizde Popstar olabilirsiniz belki. Hani eskiden türk filimlerinde olurduya Un kapanına gidip te şarkı söyleyerek artist olma yolunda koşanlar vardır eminim ki hepinizde hatırlamışsınızdır. Sesli chat yaparakta  sesinizi duyurun belki zengin bir armatörün birisi sesinizi duyup sizi popstar yapabilir. şans işte ya nerede geleceği belli olmuyor bi bakarsın çok yakın bi bakarsın çok uzak. Ama bende hiç şanş yoktur piyango bileti alırım amorti bile vurmaz . Konuyu dağıtıp duruyorum kusuruma bakmayın kafam çok karışık bu aralar napıyım . Ülkedeki sorunlar haitideki depreme çok üzüldüm allah yardımcıları olsun. Seslichattv.com yönetimi olarak sizlerinde yorumlarınızı burada görmeyi istiyoruz. İstediğiniz her türlü şikayet olsun istek olsun bizlerle paylaşabilirsiniz. yeterki siz isteyin bizler elimizden gelenin fazlasını sizler için yapacağız.

Sesli turka

Sesli turka diyince aklınıza cola turka geldi değilmi. Cola turka türk kolasıdır coca cola gibi değil tabi bunda 7-8 yıl önce çıkmış bir kola firmasıdır. Sesli turkayıda oradan esinlenerek sizlere yazıyım dedim.  Sesli chat yaparkende cola turka içmesi bi başka oluyor. Gazlı içecek tabiki güzel gidiyor alıştık ne de olsa . Sesli chat genellikle birbirimiz arasında yaygın bir şekilde kullanıyoruz. Nedeni ise tabiki sesi ve görüntüyü görerek ve de işiterek bizlere kolaylık sağlamasıdır. Sesli sohbet ederken arkadaşlarımızla sevdiklerimizle özleyipte kavuşamadığımız uzaklardaki eş dost akraba v.s. gibi sevdiklerimizle hasret gidermektedir. Genellikle uzaklardaki tanıdıklarımızı göremediğimizden bunu internet yoluyla da olsa görmeyi ve de duymayı sağlıyor. Saolsunlar bu sistemi yapanlar sayesinde bizlerde sevdiklerimize kavuşmuş oluyoruz.  Sesli chat amaç olarak ücretsiz görüşme imkanını sunmakla beraber genellikle birbirlerini göremeyen insanlar uzakta olupta görüşebilmek içinde yapmaktadırlar. Ülkemizde oldukça yaygınlaşmakta olan sesli chat bir çok projeye de el atmaktadır. Zamanla da olsa bu projelerin hayata geçmesi sonucuyla bir çok yenilikler de bizleri beklemektedirler. Şimdiden düşünüyorumda ben acaba neler olabilir ama nedense bir türlü aklıma gelmiyor. Şebnem ferahın bir şarkısında geçiyor Benim adım orman ne güzel söylüyor şebom benim bayılıyorum ona .Keşke imkan olsa da onu sesli chat yapmaya davet edebilsek ne kadar güzel olur değilmi ama. Şebnem ferah önceden saçları kızıldıo halinide çok severdim sırf onun saçları kızıl diye bende kızıl saçlı kızlara karçı bi hastalık oluşmaya başladı. Hastalık derken seviyorum yani keşke Şebnem Ferah bizlerle gelip 10 dakikada olsa görüntülü sohbet etse süper olurdu gerçekten bizim buraya geldi Üniversiteye konsere ben gittim inanılmaz bi sesli performansı vardı. İzleyenler yerinde duramadı hep beraber koptuk acayip süperdi anlatamam sizlere sizinde görmeniz gerekirdi mutlaka. Neyse biz ne dedik nerelere kadar geldik Olabliyor insan bazen içinden geçenleri anlatmakla gerek de yazmakla içinde de atabiliyor. Ne diyelim hayırlısı olsun şimdiden. Sesli chati yaparken nelere dikkat etmemiz gerekiyor neleri yapmamız neleri yapmamamız gerekiyor birazda onlardan bahsedeyim size.

Sesli chat öncelikle  sohbet odalarımızda küfür etme ahlaka aykırı davranma kesinlikle yapılmamasını istediğimiz davranış şekilleridir. Bunları yaptığınız takdirde huzuru bozmuş olursunuz bu da insan hakkını yemek demektir. Çok iyi bişey değildir . Toplumuzdada hoş karşılanmamaktadır. O yüzden sesli sohbet odalarımızda elinizden geldiği kadar ortama uyum sağlamaya çalışınız. Şimdilik diyeceklerim bu kadar ilerleyen zamanlarda yine sizlere makalelerim ile devam edecegim. Seslichattv.com öncelikle bizi tercih ettiğiniz için çok teşekkür ederim bizlerden ayrılmamaya özen gösterin. En kısa zamanda oda açarak sizlere daha iyi bir hizmet vereceğiz. Gelişmelerimizi  sizlerde yakından takip edeceksiniz bizlerde sizlere sitemiz aracılığı ile buradan haber vereceğiz. O yüzden kendinize çok iyi bakın görüşmek üzere Allaha Emanetsiniz.

Sesli chat odaları

Sesli chat odaları

Kullanıcıların birlikte toplanarak sesli ve de görüşme imkanını ücretsiz oalrak kullanıcılara sunmaktadır. Genel özellikleri itibariyle 4-5 çeşit sesli chat odaları mevcuttur. Bunların arasında en çok tercih edilen Speaky web tir. kendini kanıtlamış ve sanal alemde 1 numaradır. Almanya lokasyonlu çalışan firma aracılığı ile sohbet odalarına ulaşımı erişimi sağlamaktadır.





sesli chatler

sesli chatler adı üzerinde sesli chatler demektir. Genellikle görüntülü ve de sesli görüşma imkanını sağlamaktadır. Hedef kitleye ücretsiz bir şekilde görüşme imkanını vermekle birlikte ücret talep etmemektedir.

sesli sohbet etmek

Sesli sohbet etmek denilince aklınıza neler geliyor bunları bizlerle paylaşabilirsiniz. Yorumlarınıza kısa sürede cevap verilicektir. Sesli Sohbet insanların internet üzerinden hicbir ücret ödemeden faydalandığı bir iletişim aracıdır. İnsanların sesli konuşmak için genelde telefon  ücretli hizmetleri yoğun şekilde kullandığı günümüzde, sesli sohbet siteleri altarnatif olarak görülebilir. Örnek vermek gerekirse başka şehirde yaşayan bir kullanıcı sesli sohbet siteleri üzerinden akrabaları ile toplu şekilde veya boş bir sesli sohbet odasında bire bir konuşma yapabilmektedir. Bizim sesli sohbet sitemiz üzerinden sesli sohbete bağlanarak sitemizde bulunan kullanıcılarla tanışma fırsatıda yakalayabilir yeni dostlar arkadaşlar edinebilirsiniz.

sesli sohbet

Tamamen kamera mikrofon ile yapılan sesli sistemlere denir. Kullanıcıların ortak olarak bulunduğu sayfada birbirleri ile sesli görüntülü görüşmelerinizi sağlamaktadır. Konferans ta yapabilirsiniz topluca ortak görüşme alanından.

Sohbet odalarında birçok artı ilave eklerde mevcuttur.

Kameralı sesli sohbet etme

Kameralı sesli sohbet odalarında Kameralı ve aynı zamandada Sesli olarak görüşmeler yapma imkanı sunmaktadır. Aradığınız seviyeli ve bol eglenceyi seslichattv.com da  bulabilirsiniz. Sevdiklerinizle özlem duydugunuz kişileri Kamerada görebilir ve karşılıklı olarak konuşabilirsiniz. Buda size bir çok hususta iyi olur. Kameralı sesli sohbet odalarımıza giriş yapabilmek için aramıza yeni katılan arkadaşlara kısaca anlatıcağım. Öncelikle oyun sitelerindeki gibi giriş yaperken karşınıza bir java çıkıcak kattiyen Virüs ve diğer hususları içermez ve javayı yükledikten sonra Sohbet odalarımıza giriş yapmış olucaksınız. Kameralı sohbet’in keyfi bizimle başlar bizimle biter diyoruz ve sizleri Kameralı sohbet odalarımıza davet ediyoruz..

her ilimize ait sohbet odaları

Sizlere seviyeli ve düzeyli sohbetler sunmakla beraber sizleri yalnız kalmaktan kurtarmaktadır. Canlı ve gerçek arkadaşlarla beraber sohbet etmenin keyfini bizimle yaşayınız. Türkiye’nin en güzel illerinden bir tanesi olan Elazığ’tan katılan kullanıcılarla beraber müzikler dinleyin, eğlenin ve arkadaşlıklar kurun. Artık evde canı sıkılan kullanıcımız kalmayacak!

Yurt dışından katılıyorum ama Elazığlı kişilerle sohbet etme imkanım var mı? Elbette var! Sesli sohbet odalarımızda Dünya’nın her bölgesinden katılımlar mevcuttur. Ama özellikle kendi ilinizde yaşayan, kendi semtinizde yaşayan insanlarla konuşma, sohbet odalarında eğlenmek istiyorsanız Elazığlı arkadaşlarınızla sohbet edebilirsiniz. Üye olmadan eğlenceye, sohbete, müzik dinleme odalarına katılabilirsiniz.

Sesli Chat Faydaları

Bilgisayarınızda bulunmayan tüm müzikleri ve canlı duyacağınız amatör parçaları burada dinleyebilirsiniz.

Dünya’dan ve Türkiye’den katılan ziyaretçilerle beraber soluksuz ve güvenilir arkadaşlıklara hazır olabilirsiniz. Karabük’ün hangi semtimde yaşıyorsunuz Kendi semtinizde yaşayan arkadaşlarla tanışmak, sohbetler etmek istemez misin? Normal iletişim araçlardan vazgeçmenin zamanı geldi! Artık sesli ve görüntülü arkadaşlık zamanı. Ücretsiz üye olabilir ve üyelik avantajlardan yararlanabilirsiniz.

Kız msn adresleri

İsteyen erkekler hoş geldiniz! Türkiye’nin en güzel şehirlerinden bir tanesi olan İzmir’den kendinize bir kız arkadaş edinmek ister misiniz? Bazı sitelerin ana sayfalarında kız msn adresleri adı altında sahtekarlık yapılmaktadır. Lütfen bu tür sitelere kanmayınız! Konuştuğunuz İzmirli kız ile msn aracılığı ile görüşmek yerine canlı, görüntülü olarak görüşmek ister misiniz Yapmanız gerekenlerin bazıları.

nederlander sesli chat

Sesli ve görüntülü sohbet odaları. Hollanda’ dan  katılan misafirlerimiz, sitemizde sesli ve görüntülü olarak sohbet edebilirsiniz. Türkiyedeki sevdikleriniz, arkadaşlarınız ile  aynı anda karşılıklı sohbet etmenin keyfini sitemizde çıkartın. Sevdiklerinize hiç bir ücret ödemeden, sesinizi duyurun.  Şimdi görüntülü chat odalarımıza bakalım. Yan tarafta bulunan ’sohbet arkadaşını bul’ tıklamanız yeterli olucaktır. Sitemizin bir yildizi da siz olun

Sesli chat Ankara

Ankaradan katılan ziyeretçilerimiz, Sitemizde sesli ve görüntülü sohbet edebilirsiniz. Birçok ankaradan katılan misafirlerimiz bulunmaktadır. Sizde sohbet odalarımıza giriş yapıp, görüntülü olarak birebir ankaralı arkadaşlar ile sohbet edeceksiniz. Sitede argo sözcükler kullanmak, seviyesiz bir şekilde sohbet etmek yasaktır. Görüntülü sohbet’in tadını bizimle birlikte çıkartın.

Tekirdağ sesli chat

Sohbet odalarımızda sınırsızca seviyeli bir şekilde sesli chat sesli sohbet edebilirsiniz. Tek yapmanız gereken soldaki resime tıklayarak sohbete giriş yapmanızdır. Hepsi o kadar sadece sonrasında zaten otomatikmen chat yapmaya başlıyacaksınız.

Karadeniz Sesli Chat

Birbirinden özel ve değerli kullanıcılar ile birlikte uzunca sohbetler edebilir ve güzel zamanlar geçirebilirsiniz. Kendi yaşıtlarınızdan olan insanlarla hep birlikte şarkılar dinleyebilir yada sesli oyunlar oynayabilirsiniz. Ses ve kamera ayarlarında bir problem yaşıyorsanız yetkili arkadaşlardan destek isteyiniz. Tüm Türkiye Muş ilinden katılan canlı kullanıcılar burada sohbet ediyor peki sen neredesin

Sesli Chat Devri

Artık günümüzde gördüğünüz gibi yazılı chat artık pek kullanılmamaktadır. Çünki kullanıcılar nasıl kolayına gelirse o şekilde yapmaktadırlar. mesela şöyle açıklıyalım. Yazılı chat yazarken tabiki yoruluyorsunuz değilmi sesli chat teki fark ise yazmadan sadece mikrofon ile görüşmeyi sağlar. Aradaki farklılıklar bunlardır. Artı olarak görüntülü konuşmamızı sağlar bu da bizim için çok güzel bir kullanım rahatlığı oluşturmaktadır.

Cİmbomun kuruluşu günümüze kadar

Galatasaray Spor Kulübü, Türk Spor Tarihi'ndeki öncü olma özelliğini hiç kuşkusuz içinden doğduğu ve gene öncü bir kurum olan Galatasaray Lisesi'nden (Mektebi Sultani) almıştır. Okul ile kulüp arasındaki koparılmaz bağ, yadsınamayacak bir gerçeklik ve övünç kaynağıdır.

Devlet adamı yetiştirmek amacıyla II. Beyazıt tarafından 1481'de kurulan mektep, adını kurulduğu bölgeden alır ve "Galata Sarayı" olarak anılmaya başlar. Okul modern konumuna 1 Eylül 1868'de Sultan Abdülaziz döneminde kavuşur. Okul' un yeniden yapılanmasıyla birlikte, Türkiye'de de gerçek anlamıyla ilk sportif çalışmalar başlamış olur ve okulda Beden Eğitimi dersi jimnastikçi 'Monsieur Curel' tarafından eğitim programına konur. Bu atılımlar gerçekten bir devrim niteliği taşımaktadırlar. Curel, modern aletler eşliğinde çalıştırdığı öğrencileri sportif açıdan geliştirirken, onlar için Kağıthane'de bir idman Bayramı düzenler. Yıl 1870'tir. Bu etkinlikte başarı gösteren sporcular değişik ödül ve madalyalar kazanır ve yarışmaların sonunda öğrencilere "kuzulu pilav" verilir. Bu da, sonraki yıllarda bir başka geleneğin başlangıcını oluşturur.

Curel'den sonra görevi devralan yabancı spor hocaları (M. Moiroux, Signor Martinetti, Stangali gibi), jimnastik ve atletizmin yanı sıra, değişik branşlara da eğilerek (yüzme, kürek, aletli jimnastik), bir ilki daha başlatmış olurlar. Bu çalışmaların ürünü çok geçmeden alınmaya başlanır ve adı Türk Spor Tarihi'ne altın harflerle yazılan Faik Üstünidman'ın yanı sıra, Binbaşı Mazhar Kazancı, Abdurrahman ve Ahmet Robenson kardeşler GSL'nde görev alıp, izcilik, tenis, hokey gibi spor dallarının öğrenciler arasında yaygınlaşmasını sağlarlar. Özellikle Üstünidman'ın ön ayak olmasıyla, öğrenciler futbolla tanışırlar. Ama oynanan futbol, bir kör dövüşünden farklı olmayan ve kural tanımayan bir koşuşturmayı andırmaktadır. Ama futbol GSL' nin Tören Kapısı'ndan adımını atmış ve tam bir salgına dönüşmüştür.

1901 yılında İstanbul'da yaşayan iki İngiliz, James Lafontaine ve Horace Armitage, Rum ve İngiliz oyunculardan oluşan Kadıköy Futbol Kulübü'nü kurmuşlar ama 1903'te takımdaki İngilizler bir anlaşmazlık sonucu ayrılarak Moda Kulübü'nü oluşturmuşlardır. 1904 yılında ise bu kulüpler, Imogen, Elpis, Strugglers takımlarıyla anlaşarak, İstanbul Futbol Birliği'ni hayata geçirmişler ve bugünkü Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı'nın yerinde bulunan "Union Club-İttihat Spor" sahasında düzenli karşılaşmalar yapmaya başlamışlardır. Görüldüğü gibi bu takımlar yabancı ya da azınlık takımlarıdır. Türk olmayan ekiplerin gerçekleştirdikleri bu ilk futbol karşılaşmaları, GSL öğrencilerini hem ilgilendirir hem de çok üzer. Artık onların amacı, kendi futbol kulüplerini kurmak, ölesiye sevdikleri bu oyunun kurallarını "hatmetmek" ve yabancılarla boy ölçüşmektir.

Türk olmayan takımları yenmek

Galatasaray Spor Kulübü'nün kurucusu Ali Sami Yen, "Ellinci Yıl" kitabında kuruluş öyküsünü şöyle anlatır:
"1 Teşrin 1905'te mektebin beşinci sınıfında edebiyat muallimimiz merhum Mehmet Ata beyin dersi esnasında birkaç arkadaş baş başa vererek Galatasaray'da bir futbol kulübü kurmaya karar verdik. İlk müteşebbisler oyuna ve mücadeleye meyyal arkadaşlardan Asım Tevfik Sonumut, Reşat Şirvani, Cevdet Kalpakçıoğlu, Abidin Daver, Kamil...gibi gençlerdi. Mektepde tahsilde bulunan Bulgar ve Sırp talebesinden çevik ve kuvvetli olanlar da bize iltihak etmişlerdi. Asım'ı muhasebeciliğe, Cevdet'i ikinci reisliğe seçmiş, kendim de Reis olmuştum. Asım her hafta arkadaşlardan birer kuruş toplamakda mahir olduğu için kendisini muhasebeci yapmıştık. Ben Reisliği topu yağlayıp şişirmekle almıştım. Topumuza evladım gibi bakardım. Zaten varımız yoğumuz da toptu. Mektebe gelirken, domuz sokağından geçer, domuz yağı alırdım. Topu onunla yağlar, şişirirdim; yamasını yeni pabucumdan kesmiştim. Bunu gören arkadaşlar, bana hepimizden fazla paye vermişlerdi. Yani o zaman Reisliğe ve diğer vazifelere payeyi, en çok çalışan kazanırdı. Cevdet de ikinci Reisliği formaları yıkadığı için almıştı.

"Maksadımız İngilizler gibi toplu bir halde oynamak, bir renge ve bir isme malik olmak ve Türk olmayan takımları yenmek."

Kulübün adının Gloria (Zafer) ya da Audace (Cesaret) konulması yolunda görüşler ortaya atılmışsa da, sonuçta Galatasaray olmasında anlaşmaya varılmıştır. Araştırmacı Cem Atabeyoğlu, Galatasaray adının, bu takımın yaptığı ilk maçta Rum ekibini 2-0 yenerken, seyircilerin onlardan "Galata Sarayı efendileri"diye söz etmelerinden doğduğunu yazar. Bunun üzerine kurucular da ismi benimserler ve "Adımız Galata Sarayı olsun" derler.

Kurucu Listeler
1905'ten 1919'a kadar Galatasaray Spor Kulübü'ne Başkanlık yapan, mektebin 889 numaralı öğrencisi Ali Sami Yen, inci gibi elyazısıyla tuttuğu Galatasaray Terbiye-i Bedeniye Kulübü ıhsaiyet Defteri'nin (Sayım-İstatistik Defteri) 181 ve 182. sayfalarında kurucu 13 üyeyi şöyle sıralar:
1-Ali Sami Yen
2-Asım Sonumut
3-Emin Bülend Serdaroğlu
4-Celal İbrahim
5-B. Nikolof
6-Milo Bakiş
7-Pol Bakiş
8-Bekir Sıtkı Bircan
9-Tahsin Nahit
10-Reşat Şirvanizade
11-Hüseyin Hüsnü
12-Refik Cevdet Kalpakçıoğlu
13-Abidin Daver

1905'te Osmanlı İmparatorluğu'nda bir dernekler yasası bulunmadığından, Galatasaray Spor Kulübü yasal olarak tescil edilme olanağını bulamamıştır. 1912 yılında Cemiyetler Kanunu çıkarıldıktan sonra, kulüp yasal bir kimlik kazandı. Yetkili makamlara kulüplerin tüzükleriyle birlikte, kurucu üyelerin ad ve adreslerinin de bildirilmesi zorunlu tutulduğundan, istifa eden ya da eğitimlerini tamamlayarak ülkelerine dönen üyeler ilk listeden çıkarılmış ve 1 Eylül 1913'te kurucu liste yeniden düzenlenmiştir. Kurucu üyelerin yeni sıralaması şöyle gerçekleşmiştir:
1-Ali Sami Yen
2-Asım Sonumut
3-Emin Bülend Serdaroğlu
4-Celal İbrahim
5-Bekir Sıtkı Bircan
6-Reşat Şirvanizade
7-Refik Cevdet Kalpakçıoğlu
8-Abidin Daver.

Renklerin öyküsü
Galatasaray Spor Kulübü'nün ilk renkleri kırmızı-beyaz'dır. Bayrağımızın renklerinden esinlenerek seçilen bu renkler, dönemin baskıcı ve paranoyak yönetimi tarafından kuşkuyla karşılanmış ve futbolcular sıkı bir takibe alınmışlardır. Bu nedenle, sarı-lacivert renkler gündeme gelmiş ama bunlar da kalıcı olmamış ve Galatasaray bugünkü renklerine kavuşmuştur. Bu renklerin öyküsünü Ali Sami Yen'den dinleyelim:

"Birçok yerleri dolaştıktan sonra, nihayet Bahçekapı'daki Şişman Yanko'nun dükkanına gidilerek orada zarif iki yünlü kumaşa tesadüf ettik. Biri, vişneye çalan koyuca tatlı bir kırmızı, öteki de, içinde turuncudan iz taşıyan tok bir sarı. Tezgahtar, mahirane bir el hareketi ile kumaşların dalgalarını birleştirdi. Bir saka kuşunun başı ile kanadının yarattığı renk güzelliğine benzer bir parlaklık hasıl oldu. Ateşin içindeki renk oyunlarını görür gibi olmuştuk. Sarı-Kırmızı alevinin takımımız üstünde parıldamasını tasavvur ediyor ve bizi derhal galibiyetten galibiyete götüreceğini tahayyül ediyorduk. Nitekim de öyle oldu." Buna karşılık kuruculardan Bekir Sıtkı, söz konusu renklerin Gül Baba'nın II.Beyazıt'a verdiği sarı ve kırmızı güllerden esinlendiğini ileri sürer.

Cimbomun gelmiş geçmiş teknik direktörleri











SezonAntrenör
1905-1906
1907
1908-1911
1911-1914
1915
1916-1917
1919-1921
1922-1923
1924-1928
1929
1930-1931
1931-1932
1933-1936
1937
1938
1938-1939
1939
1939-1940
1941-1945
1945-1946
1947
1947-1949
1950-1952
1952-1953
1953-1954
1954-1957
1957-1958
1959-1961
1961-1963
1964-1967
1967-1968
1968-1970
1970- 1971
1971-1972
1972-1973
1974-1975
1975-1976
1976-1977
1977-1978
1978-1979
1979-1980
1980-1982
1982-1983
1983-1984
1984-1988
1988-1990
1990-1991
1991-1992
1992-1993
1993-1994
1994-1995
1995-1996
1996-2000
2000-2002
2002-2004
2004-2005
2005-2007
2007-2008
2008
2008-2009
2008-2009
Nikolof (Futbolcu)-Bulgaristan
Emin Bülend (Futbolcu)
Horace Armintage (Futbolcu)
Emin Bülend (Futbolcu)
Sadi Bey
Ali Sami Yen
Necip Şahin (Futbolcu)
Adil Giray (Futbolcu)
Billy Hunter- İskoçya
Nihat Bekdik (Futbolcu)
Lamberg- Macaristan
Fred Pegnam- İngiltere
S. Pedeafoot- İngiltere
Hans Baar- Avusturya
Peter Szabo- Macaristan
Peter Tandler- Avusturya
Hayman- İngiltere
C. Zaharczuk- Polonya
Jhon Begget- İngiltere
Miço Dimitriyadis
J. Szweng- Macaristan
Pat Molloy- İngiltere
D. Lockhead- İngiltere
Gündüz Kılıç
Lazlo szekelly- Macaristan
Gündüz Kılıç
George Dick- İngiltere
Remondini- İtalya
Gündüz Kılıç- Çoşkun Özarı
Gündüz Kılıç
Eşfak Aykaç- Bülent Eken
Kaleperoviç- Yugoslavya
Coşkun Özarı
Brian Birch- İngiltere
Brian Birch- İngiltere
Don Howe- İngiltere
Mansell- İngiltere
M. Allison- İngiltere
Fethi Demircan
Coşkun Özarı
Turgay Şeren
Brian Birch- İngiltere
Özkan Sümer
Tomislav İviç- Hırvatistan
Jupp Derwall- Almanya
Mustafa Denizli
Sigfried Held- Almanya
Mustafa Denizli
Karl-Heinz Feldkamp- Almanya
Rainer Hollmann- Almanya
Reinhard Saftig- Almanya
Graeme Souness- İskoçya
Fatih Terim
Mircea Lucescu-Romanya
Fatih Terim
Gheorghe Hagi
Erik Gerets
Karl-Heinz Feldkamp
Cevat Güler
Michael Skibbe
Bülent Korkmaz

Cimbomun Tarihcesi

Dünya sıralamasında 1. sıraya yükselen İLK Türk Takımı.
Devlet üstün hizmet madalyası alan İLK Takım
UEFA Kupası'nı hiç yenilgi almadan kazanan İLK ve TEK Türk Takımı
Üç yıldızı alan İLK takım
Türkiye Süper Ligi'nin İLK Şampiyonu
Dünya Kulüpler Şampiyonası'nda Avrupa'yı temsil eden İLK ve TEK Türk Takımı
Şampiyonlar Ligi'nde Çeyrek Final'e yükselen İLK Türk Takımı
Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası'nda Yarı Final oynayan İLK ve TEK Türk takımı
İstanbul Şampiyonluğu'nu kazanan İLK Türk Takımı (1908-1909)
Yurt dışında galibiyet alan İLK Türk Takımı (1911)
Yurt dışında maç yapan İLK Türk Takımı (1911)
Şampiyonlar Ligi'ne katılan İLK Türk Takımı
Avrupa'da, UEFA Kupası'nı hiç yenilgi almadan kazanan İLK Takım
Balkanlar'da UEFA Kupasını kazanan İLK ve TEK Takım
Uluslararası maçlarda kendi sahasında ardarda EN çok galibiyet alan TEK Türk Takımı (20 kez)

UEFA Kupası'nı kazanan İLK ve TEK Türk Takımı
Süper Kupa'yı kazanan İlk ve Tek Türk Takımı
İnternet sitesine
sahip İLK Türk Takımı
Bir İspanyol takımını deplasmanda yenen İLK Türk Takımı (Real Mallorca - Galatasaray: 1-4)
Bir sezonda 2 İtalyan takımını eleyen İLK Türk Takımı (Milan ve Bologna)
Bir sezonda 2 İngiliz takımını eleyen İLK Türk Takımı (Leeds United ve Arsenal)
Türkiye 1. Ligi'ni namağlup bitiren İLK Takım (1985-86)

Profesyonel ligde EN fazla aralıksız şampiyon olan Takım (4 kez üst üste)
Profesyonel ligde yerli hocayla EN çok şampiyon olan Takım (8 kez)
EN fazla şampiyonluk yaşayan futbolculara sahip olan Takım (Hakan Şükür ve Bülent Korkmaz 8 kez, Suat Kaya ve Arif Erdem 7 kez)
Bir sezonda EN fazla Avrupa kupası maçı yapan Takım (17 maç)
Avrupa'da Şampiyonlar Ligi'ne EN fazla katılan Takım (10 kez)
Türkiye Kupası'nı EN fazla kazanan Takım (14 kez)
Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı EN fazla kazanan Takım (10 kez)
Avrupa kupalarında 1 sezonda EN fazla puan toplayan Takım (17 maç 34 puan)
Bir sezonda Avrupa kupalarında EN fazla galibiyet alan Türk Takımı (9 kez)
Bir sezonda Avrupa kupalarında EN fazla gol atan Türk Takımı (29 gol)
Deplasmanda aralıksız EN fazla yenilmeyen Takım (40 kez)
Bir sezonda EN fazla maç yapan Takım (58 kez)
Avrupa kupalarında EN çok tur atlayan TEK Türk Takımı
Avrupa kupalarında EN fazla maç yapan TEK Türk Takımı (17 maç)
Türkiye liglerinde bir sezonda EN fazla gol atan Takım (1962-1963 sezonu 105 gol)
Avrupa kupalarında EN çok gol atan Türk Takımı

Ali samiyen Tarihi Nereden Gelir

Sonradan Yen soyadını alan Ali Sami Bey, 20 Mayıs 1886'da İstanbul`un Kandilli semtinde doğdu.Babası, ünlü edebiyatçılarımızdan Şemsettin Sami'ydi.

Galatasaray Lisesi'nde okudu ve futbol oynadı. 1905 yılında Galatasaray Lisesi'nden arkadaşlarıyla birlikte Galatasaray Kulübü'nü kurma kararını aldı ve Kulübün bir numaralı kurucu üyesi oldu. Ali Sami Yen ayrıca Türk futbolunun önde gelen örgütleyicilerinden de biri oldu. Yen 1923 yılında kurulan Türkiye idman cemiyetleri İttifakı'nın kurucuları arasında yer aldı ve başkanlığını yaptı.

1924 Paris Olimpiyatları'na katılan Türk kafilesinin başkanlığını yaptı. 1926-1931 yılları arasında Türkiye Milli Olimpiyat komitesinin başkanlığı görevini yürüttü. Galatasaray'da 1905-1918 arasında 13 yıl, 1925'te 1 yıl olmak üzere iki dönemde 14 yıl başkan olarak hizmet verdi.Ali Sami Yen' in Sarı Kırmızılı kulübe önemli bir katkısı da Galatasaray Müzesi'nin kurulması oldu. 1905 yılında yönettiği Moda-Kadıköy karşılaşması nedeniyle, Ali Sami Yen' in ilk Türk hakem olabileceği de çeşitli kaynaklarda yazılıdır.

Mili Takımın Romanya ile yaptığı ilk maçta, teknik adam olarak takımın başında o vardı. Bu görevi de bir süre yürütmüş, yani Türk Milli Takımın ilk teknik direktörü olmuştur. Galatasaray Spor Kulübü'nün kurucusu Ali Sami Yen'nin adı bugün takımın her maçını oynadığı stada verilerek ölümsüzleştirildi. Ali Sami Yen 1951 yılında vefat etti ve Feriköy mezarlığında toprağa verildi.

Ali Sami Yen, sadece Galatasaray' ın değil Türk sporunun en seçkin kişiliklerinden biriydi. Onun açtığı yoldan pek çok sporcu, teknik adam ve yönetici yetişti. Bunlar sadece Galatasaray' a değil Türk sporuna da büyük hizmetler verdiler. Atletizm, basketbol, voleybol gibi öteki spor dallarında da Galatasaray' lılar sadece öncü olmakla kalmadılar, sporcu, teknik adam ve yönetici olarak da bu sporların ülkemizdeki gelişiminde çok önemli roller oynadılar.

Kısacası, Ali Sami Yen sadece Galatasaray kurucusu olarak kalmadı, Türk sporunun da pek çok kuruluşunun temelinin atılmasını ve yükselmesini sağladı. Böylece Galatasaray' lıların çok önemli bir özelliklerini de en çarpıcı biçimde ortaya koymuş oldu. Bu gelenek hep devam etti. Galatasaraylılar her zaman ülke sporuna çok önemli hizmetlerde ve katkılarda bulundular.

M.kemal Atatürk Ve Galatasaray

Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ü "bir takım taraftarı" yapmak çabaları, tarihin gerçekleri karşısında her zaman hüsrana uğruyor.Ulusların yaşamında çok az sayıda kişi önder niteliğini kazanmış ve tüm ulusa mal olmuştur. Bu nitelikteki kişilerin kayıtlı belgeler olmadan sözel tanıklıklara dayanarak birtakım alanlarda tüm ulusun aidiyetinden koparılıp bazı camialara mal edilmesi yanlış bir tutumdur. Bu kişiler tarihsel özellikleriyle, kişiler, topluluklar, gruplar ve camialar üstüdür. Bunun tersini savunmak kişi ve camialara bir öncelik kazandırmayacağı gibi, toplumsal boyutta da onarılmaz yaralar açar. Bunun bilincinde olan gerçek önderler de, toplumun tümünü kucaklamayan ve kurucusu olmadıkları ya da arasında yer almadıkları oluşumlara katılma konusunda büyük hassasiyet gösterirler. Mustafa Kemal Atatürk bu özeni göstermemiz gereken kişilerin başında gelir.

Atatürk'ün Galatasaray camiasıyla olan ilişkisi, Galatasaray Lisesi'ni 2 Aralık 1930, 28 Ocak 1932 ve 1 Temmuz 1933 tarihlerindeki ziyaretleriyle somutlaşmıştır. Çok yakın bir tarihte yitirdiğimiz ve bugün örneğine pek rastlanmayan "duayen" gazeteci Metin Toker' in sözleriyle,

"Hiçbir lise Atatürk'ten böyle bir ilgi görmemiştir...Galatasaray, sadece 'Türkiye'nin' Batı' ya açılan penceresi' değil, Atatürk devrimlerinin en önemlilerinden, belki de en önemlisi laisizmin kilometre taşlarından biri olmuştur.
Nasıl Harp Akademisi, Harbiye ve Mülkiye sıradan eğitim müesseseleri sayılmazsa Galatasaray da sıradan bir lise sayılamaz."

Evrensel bir sevgi
Galatasaray camiasının Atatürk'e karşı duyduğu sevginin evrenselliği 956 okul numaralı Celalettin Som' un satırlarında çarpıcı bir biçimde dile gelir:
"Galatasaray Lisesi 7. sınıftaydım. Sınıf, müdür merdiveni karşısında, ön avluya bakan, müdür odasından sonraki ilk sınıftı. Beyoğlu Caddesi'nin bütün gürültüsü duyulurdu. İlk dersimiz Fransızcaydı. Hocamız Monsieur M. Journé anlatıyordu...Birden bütün sesler sustu...Koyu sessizlikte mektebin önünde virajı alan tramvayın acı çığlık sesine benzeyen demir tekerleklerin raylara sürtünmesinden çıkan ses kulaklarımızda çınladı...M. Journé ders anlatmayı kesmiş, başını elleri arasına almış ağlıyordu!..Tarih 10 Kasım 1938 saat 9'u 5 geçiyordu...ATATÜRK vefat etmişti." İşte o günlerde evrensel ve toplumlar üstü bir devlet adamına karşı duyulan evrensel sevgi budur.



Galatasaray Lisesi'ni İlk Ziyareti
1930 yılında dünyanın ve Türkiye'nin, siyasal ve toplumsal konjonktürü oldukça hareketlidir. Atatürk 18 Kasım'da bir yurt gezisine çıkar ve İstanbul'a döndükten sonra bazı okulları ziyaret ve teftiş eder. Devletin resmi yayın organı Ayın Tarihi mecmuası bu olayı şöyle anlatır (cilt 23-24, sayı 79-81, sayfa 6630-6631):

"3.12.1930; Reisicumhur Gazi Hz. saat ikide otomobille saraydan hareket ederek sıra ile Harp Akademisi, Mülkiye ve Harbiye Mekteplerini...buradan Galatasaray Lisesi'ni teşrif ettiler.(...) Galatasaray Lisesi'nde kütüphanenin hatıra defterini imzaladılar. Daha sonra müdür odasında bir müddet oturarak mektebin vaziyeti umumiyesi ve talebenin durumu hakkında konuştular. İmla, resim ve lisan derslerinde bulundular, mektep müdüründen uzun uzadıya izahat aldılar..."

Şimdi devlet arşivlerinden edinilen bu kuru ve nesnel bilgilerin yanına çağdaş yazınımızın öykücülüğünün ve tiyatro yazarlığının bir klasiği olan, benzersiz kurgu işçiliğinin yanı sıra edebiyatımıza 'humour' denilen ince alayı ve gözlem gücünü de kazandıran ve bir Galatasaraylı olan ustanın kalemine, Haldun Taner'in gözlemlerine başvuralım ve bu ziyareti bir kez de onun anlatısından dinleyelim:

Şarklıların Efsaneye Düşkünlüğü
"Ya sekizde ya dokuzda idik. Demek ki otuz, otuz bire rastlıyor. Mektepte bir telaş, bir kıyamet. Taş tablolar boyanıyor, yıkık yerler sıvanıyor. Meğer Gazi Paşa gelecekmiş. İdare her sınıfa Afet Hanımın, baskısı henüz bitmemiş Yurt Bilgisi kitabından üçer nüsha dağıttı. Talebeler kımlanıyor: 'Ah bir bizim sınıfa girse.' Hocalar başka gûna: 'Allah vere bizimkine girmese.' (...) Atatürk'e bakıyorum, resimlerinde sık sık gördüğümüz pozlarından birinde: Sol elinin iki parmağını üst yelek cebine takmış, başı hafif öne eğik, çatık kaşları ve o meşhur bakışıyla gözünün üstünden müdüre bakarak anlattıklarını dinliyor. Biz Şarklılar neden ille her şeyi büyütüp efsaneleştiririz. Aklı başında insanlardan duymuştum: 'Bakılamıyor efendim,' diyorlardı. 'İmkânı yok gözlerine bakılamıyor. Çenesine kadar hadi neyse ne ama, başınızı daha yukarı kaldırdınız mı, gözleriniz iki kuvvetli projektörle karşılaşmış gibi kamaşıyor, çarpılıp sersemliyor, bir şeyler oluyorsunuz.' Ben bunu duydum ya, şimdi korkudan başımı kaldırıp da yüzüne bakamıyorum. Bütün görebildiğim: Saatinin kösteği, yeleği, sol elinin yelek cebine dalmış iki parmağı, kolalı devrik yakası, hadi bilemediniz biraz da çenesinin ucu...Hepsi bu kadar. Ama çocukluk işte, şeytan dürttü. Ya herrü ya merrü deyip birden daha yukarı bakıverdim. A, ne kamaşma ne çarpılma, işte pekala bakılabiliyordu. Hatta müdür de bakabiliyordu. Hoca da bakabiliyordu.

Bu Gözlerden Hiçbir Şey Kaçmaz
Gerçi projektör, şimşek filan edebiyat ama, şunu söylemeli ki, bu bakış pek öyle herkesin bakışına da benzemiyordu. Bu gözler bir yere bakıyor ama baktığı şeyden çok daha gerileri çok daha derinleri görüyor gibi idiler. O gün, orada, onun karşısında çocuk kafamın koyduğu ilk teşhis şu oldu: Bu gözlerden hiçbir şey kaçmaz arkadaşlar. Bu adam kandırılamaz, aldatılamaz. Bu adam mugalataya, laf cambazlığına pabuç bırakmaz. Bu adam, bilmek için öğrenmiş olmaya ihtiyacı olmayan, bildiğini bilen, bilmediğini de şıp diye sezen bambaşka bir insandır(...) Atatürk mektepten ayrılmak üzere iken paydos trampeti çaldığından hepimiz bahçeye boşandık. Rahmetli, maiyetindeki mutat zevata bir şeyler söyledikten sonra talebe kalabalığının ortasına dalıverdi. O, tek başına, ortamızda, maiyetindeki zevat ise geride, çok geride, mektebin iki kanadı da açılmış cümle kapısına doğru yürümeğe başladık. Atatürk, yüzünü daha iyi görebilmek için yengeç gibi yampiri yampiri hatta gerisin geri yürüyen bir sürü çocuğun arasında, iki eli ceketinin iki yan cebinde, gururlu ve gülümser ilerliyordu. Büyük kapının önüne binlerce meraklı birikmişti. El ele vermiş polisler kaldırımlardan taşan halk kitlesini zor zaptediyorlardı. Karşı apartmanların her bir penceresinde ben diyeyim, on, siz deyin yirmi baş. Atatürk görününce bir alkış koptu. Aklımıza gelmiş gibi biz de onlara uyduk. Atatürk bu alkışlar arasında otomobiline bindi (...) Akşam, etütte yoklama yapılınca, o kargaşalıkta iki açıkgöz arkadaşımızın neharilere karışıp mektepten kaçtıkları anlaşıldı. Geçmiş zaman, kendilerine idarece bir ceza verildi mi idi, pek hatırlamıyorum. Galiba, bu tarihi günün yüzüsuyu hürmetine, Beyoğlu'nda sürtüp durdukları yanlarına kâr kaldı idi. E, artık o kadar da olmasın mı?"

İkinci Ziyaret
Mustafa Kemal, 28 Ocak 1932 Perşembe günü Beyoğlu'nda otomobille çıktığı bir gezinti sırasında saat 16'da Galatasaray Lisesi'ni ikinci kez ziyaret ederek onurlandırmıştır. Lisedeki tarihi Tevfik Fikret salonunda verilen bir müsamereyi izlemiş ve oyunda rol alan öğrencilere övgüler yöneltmiştir. Niyazi Ahmet Banoğlu'nun "Atatürk'ün İstanbul'daki Hayatı" adlı yapıtında bu ziyaret hakkında bilgi verilmektedir.

Üçüncü Ziyaret
Atatürk'ün Galatasaray Lisesi'ne üçüncü gelişinin tarihi 1 Temmuz 1933'tür. Gazi bu gelişinde öğrencilerin Tarih-Coğrafya-Yurt Bilgisi grubundan geçirdikleri orta mektep bakalorya sınavlarına bizzat katılmış ve çeşitli sorular sormuştur. Maiyetiyle (Riyaseticümhur Katibi Hikmet (Bayur), Başyaver Celal, Yaver Şükrü ve Cevdet Beyler ve Muallim Afet Hanım) Lise'ye gelen Atatürk talebenin alkışları arasında Müdürlük odasına çıkmış, burada müdür Tevfik Bey ve öğretmenlerle okul hakkında görüştükten sonra doğruca imtahan odasına girmiştir.


İlhan E. Postacıoğlu'nun anılarından Gazi'nin imtahan odasına girdiğinde sınavdaki öğrencinin Bandırmalı Ahmet olduğunu öğreniyoruz. Ardından Serbest Fırka'nın kurucusu Fethi Okyar'ın oğlu Osman (Okyar) sınav odasına alınır. Sınavdan çıkan Osman Okyar'a Atatürk tarafından babasına selam söylendiği öğrenciler arasında hızla yayılır ve büyük bir memnuniyet uyandırır. Atatürk'ün Galatasaray Lisesi öğrencilerine yönelttiği bazı sorular şunlardır: Atilla'nın Romalılar'la ilk harbi; Sevr muahedesiyle, Lozan muahedesi arasında ne gibi farklar vardır?; Eti medeniyeti; Devletçiliğin ve fertçiliğin mukayesesi; Şimendifer siyasetimiz; Malazgirt Meydan Muharebesi; Din ve laiklik üzerine sorular; İspanya yarımadası; Mudanya Mütarekesi; Bizanslılarla Türklerin ilk temasları; Referandum ve halk oylaması vb. Sınavlar gecenin ilerleyen saatlerine kadar sürmüş ve Atatürk Galatasaray Lisesi'nden memnun kalarak ayrılmıştır. Dönemin okul müdürü olan Tevfik Ararat o günün izlenimlerini şu sözlerle anlatır:

"1 Temmuz 1933, Galatasaray Lisesi'nin yaşadığı en büyük gündür; o gün Gazi Hazretleri, müessemizde beş saat bir çeyrek saat kalmışlar, ve birinci devre Tarih-Coğrafya-Yurtbilgisi mezuniyet imtahanlarına giren talebemizden dokuzunu imtahan etmek lütfunda bulunmuşlardır. Galatasaray Lisesi, bundan sonra, o unutulmaz günü her sene anmak ve tekrar yaşamak için aynı devrenin aynı imtihanlarını daima aynı güne koyacaktır."

Bu yazı, "Dünden Bugüne Galatasaray" (Hazırlayanlar: Vefa O. Semenderoğlu-Osman Tamburacı), "Atatürk Önünde Tarih Bakaloryası" (İlhan E. Postacıoğlu), "Şişhaneye Yağmur Yağıyordu; Ayışığında Çalışkur" (Haldun Taner), "Atatürk ve Galatasaray" (Galatasaray'ın 500. Yıldönümünü Kutlama Komitesi), "Galatasaray Tarihine Ait Belgeler:I (1868-1933) (Orhan Koloğlu) başlıklı kitap ve belgelerden Metin Pınar tarafından derlenmiştir.

Galatasaray Championship Tarihi

İlklerin Takımı
Galatasaray Spor Kulübü’nün 103 yıllık tarihinde, dünya çapında prestij kazanmasını sağlayan turnuvaların başında Şampiyonlar Ligi geliyor. O zamanki adıyla Avrupa Şampiyon Kulüpler Kupası’nda, 1988-89 sezonunun yarı finalisti olarak tarihi zirve yapan Galatasaray, 1992-93 sezonunda başlayan Şampiyonlar Ligi organizasyonuna hemen ertesi yıl, 1993-94’te Rainer Hollmann yönetiminde yükselerek, ilk kez Şampiyonlar Ligi’ne katılan Türk takımı oldu. Bu unvanı elde ederken, ön elemede İngiltere şampiyonu Manchester United’ı 3-3 ve 0-0’lık skorlarla eleyerek dünya çapında ses getirdi. O sezon turnuvanın 4’erli 2 grup halinde düzenlenmesinden dolayı Galatasaray, “Şampiyonlar Ligi’nde ilk 8’e giren ilk Türk takımı” olmayı da başardı.

Rekorların Takımı
1994-95’te yine Şampiyonlar Ligi’ndeki tek Türk takımıydı Galatasaray... Grup maçlarında o sene de aradığımızı bulamadık ama artık 4 grubun yer aldığı Şampiyonlar Ligi’nde, yine Avrupa’nın en iyi 16 kulübü arasında yerimizi aldık.
Gelenek daha sonraki sezonlarda da sürdü ve takımımız, tam 10 kez Şampiyonlar Ligi’ne katıldı. Böylece Avrupa’nın sayılı markaları arasına girerken, Türkiye’nin de bu alandaki rekoruna imza attı.

Enlerin Takımı
Galatasaray’ın Şampiyonlar Ligi başarısı, sadece katılım sayısından ibaret değil. Bugüne dek en çok Şampiyonlar Ligi maçına çıkan (74), en çok galibiyet alan (19), en çok gol atan (73) ve en çok puan toplayan (76) Türk takımı da yine Galatasaray. Ve bu özellikleriyle Cimbom, halen Avrupa’nın en iyi 20 takımı arasında yer alıyor.

Ve Çeyrek Final...
İstatistik yönü bir yana, Şampiyonlar Ligi’nde en başarılı olduğumuz sezon ise 2000-2001 olarak tarih sayfalarında yerini aldı. Mircea Lucescu’nun teknik direktörümüz olduğu dönemde takımımız, üstelik 2 grup aşamasından geçerek, üstelik AC Milan, Monaco, Paris Saint Germain gibi o sezonun en güçlü takımlarını birer birer eleyerek, “Çeyrek finale kalan ilk Türk takımı” ve de “2. kez ilk 8’e kalan ilk ve tek Türk takımı” unvanlarını ele geçirdi.
Çeyrek finalde eşleştiğimiz rakip Real Madrid’e 3-2 ve 0-3’lük skorlarla elendik. Ama Ali Sami Yen’deki ilk maçta, 2-0 mağlup durumdan 3-2’lik inanılmaz bir galibiyete ulaştık ve tarihin unutulmaz geri dönüşlerinden birini yaptık.

2001-2002 sezonunda yine Mircea Lucescu yönetiminde birinci grup aşamasını geçmeyi başardık ve bir kez daha ilk 16’ya kaldık. Bu etapta, ‘ölüm grubu’ tabir edilen B Grubu’nda; Liverpool, Barcelona ve Roma ile mücadele ettik. Son maça kadar namağlup gittik. Ve kader maçımızda, Barcelona’ya kendi evimizde 1-0 yenilip elendik. Böylesi zorlu bir grupta, sadece aldığımız sonuçlarla değil, oynadığımız futbol ve mücadele gücümüzle de Avrupa’daki saygın tarihimize yeni bir sayfa ekledik.

Facebook mozilla eklentisi denemelisiniz

Her gün milyonlarca internet kullanıcısı bilgisayarlarını açtıklarında ilk iş olarak Facebook’a giriyorlar. Neler olup bittiğini kontrol ediyorlar. Mesajlaşıyorlar, fotoğraf ve özellikle de videolarını paylaşıyorlar. 300 milyondan fazla kayıtlı kullanıcısı bulunan Facebook arkadaşlarımızla bir araya getirip sosyalleşme kavramına bambaşka bir bakış açısı getirdi.Facebook kullanıcılarının hayatını kolaylaştıran, onlara yeni iletişim kapıları açan veya eğlenmelerini sağlayan bir çok eklenti bulunuyor.İşte onlardan en kullanışlı olanları. Bu eklentilerin çoğu Firefox‘ta ve Greasemonkey eklentisi ile çalışmaktadır.

Faceebok Fotoğraf albümü oluşturma

Facebook View Photo In Album

Bu yazılım ile Facebook hesabınızda bulunan arkadaşlarınızın albümünü tek sayfada görüntüleyebilirsiniz. Böylece fotoğrafları görüntülemek için 1, 2 ve 3 gibi sayfalara tıklamanız gerekmez

Facebok Eklentileri Oyunlar

Human Pets. En kalabalık eklenti sanırım. Olay kısaca şu, bu eklentinin özel bir sayfası var ve orada kendinize bir evcil hayvan profili yaratıyorsunuz. Sonra biri sizi satın alıyor. Size yiyecek veriyor, sizinle oynuyor vs. İsterseniz siz de bir hayvan(başka bir kullanıcı) satın alıp ona sahiplik yapabiliyorsunuz.

Faceebok Eklentileri oyunlar tarlalar

Facebook üzerindeki en eğlenceli oyun olduğunu iddia edebilirim. Bağımlılık yapıcı, saatlerce başından kalkmadan oynamanıza sebep olan Bubble town, Scrubbles adıyla da net üzerinde bulunuyor. Facebookta sınırsızca oynayabiliyorsunuz ama net üzerindeki sadece 1 saatlik deneme oyunu sunuyor.

Yapmanız gereken tepede size sırıtan kafalardan en az 3 tanesini bir araya getirip yok etmek. Duvardan çarptırarak yok ettiğinizde hem korkunç puan kazanıyor, hem de geometri ve açı yeteneğinizi ölçmüş oluyorsunuz

Facebook hakkında bilmedikleriniz Tehlikeleri

İnternet kullanıcılarının yeni eğlencesi Facebook'un ileride sizlere nasıl sorun bir çıkarabileceğini merak ediyorsanız bu yazıyı sabırla okumanız gerekiyor.
Dünyanın en zengin insanı ve Microsoft'un sahibi Bill Gates 2006 yılı Ocak ayında Türkiye'ye geldiğinde bir gazeteci kendisine, "Siz Microsoft olarak CIA'ye bilgi veriyor musunuz?" diye sormuştu. Bu şok soru üzerine salonda kısa bir sessizlik oldu ve herkes verilecek cevaba odaklandı. Bill Gates'in cevabı ise sadece gülmek oldu. Herkes bu tebessümle cevabını almıştı.
Kısacası 10 bilgisayarın 8'inde Windows var. CIA bu yolla dünyadaki bilgisayarların büyük bölümünün içindeki bilgileri tarayabiliyor. Kaldı ki yapmaları değil, yapmamaları anormal olurdu. Bilgiyi kontrol eden, dünyayı kontrol eder. Durum bu kadar net...
Facebook'la ilgili 3 aydır bir yazı kaleme almak istiyordum. Fakat ülke gündemindeki hızlı dalgalanmalar sürekli ertelememe neden oldu. Baktım ki gündem yoğunluğu sürekli ertelettiriyor, bir önceki yazımın sonunda kendimi bir bakıma bağlamak için bugün bu konuya temas edeceğimi yazmıştım. Önce Facebook hakkında malumatı olmayanlar için kısa bir bilgi verelim, ardından uyarımızı yapalım.
Facebook nedir?
Facebook, üyelerin fotoğraflarının ve şahsi bilgilerinin yer aldığı bir arkadaşlık ve sosyalleşme sitesi. Birbirini tanıyan kişiler burada "arkadaş'' olabiliyor. Sitenin birçok kişide "bağımlılık'' yaratmasının nedeni ise statü ihtiyacı olarak açıklanıyor. Uzmanlar, arkadaş sahibi olmanın 21'inci yüzyılın statü sembolü haline geldiğini, Facebook'un da bunu bir çeşit sağladığını söylüyorlar.
Yılsonunda 60 milyon üyeye ulaşması beklenen Facebook daha şimdiden en büyük fotoğraf ve haber sitesi olma yolunda. Her ay 4 milyon üye ekleniyor. Ayda 600 milyondan fazla arama yapılıyor. Toplam 30 milyar sayfaya bakılıyor. Günde 9 milyon fotoğraf ekleniyor. Siteye daha şimdiden 1.8 milyar fotoğraf eklendi. Üstelik kısa sürede dünyanın en çok ziyaret edilen 7'nci sitesi haline geldi. Facebook'ta 500 bini aşkın grup bulunuyor. Facebook'un en büyük kullanıcı grubu 17-25 yaş arası kızlar (yüzde 69). Üyeleri hakkında her gün 300 milyon bilgi notu güncelleyen Facebook, dünyanın en büyük kişisel haber sitesi.
Meğer Facebook, 'Sexbook' olmuş!
Milliyet gazetesi konuyla ilgili bir haberinde; "Peki bu 'sevgi yumağının' altında yatan şey, sadece vefa ve dostluk duyguları mı? Hayır. Facebook'un en büyük vaatlerinden biri de seks. Hem bir olasılık olarak hem de düpedüz… Grup seks partilerinden, sapkın fantezilere sizin için facebook'un karanlık dehlizlerinde casusluk yaptık! Facebook çapkınlarının izini sürmeye başladık. Ve tam anlamıyla bir şok yaşadık. Şok yaşadık çünkü biz safça, buranın bir sosyalleşme ortamı, bir sevgi yumağı olduğunu düşünüyorduk. Hiç de öyle değilmiş: Meğer Facebook, 'Sexbook' olmuş! Facebook'ta tanışalım, messenger'de kaynaşalım, sonra telefonlarımızı alalım ve buluşalım" şeklinde başlayıp ilerliyor işler…" değerlendirmesine yer vermiş.
Evlilik sonrası edindikleri soyadları nedeniyle Facebook üzerinden eski arkadaşlarına ulaşamayan kadınlar, bu durumun önüne geçmek için kullanıcı bilgilerini güncelleyerek kızlık soyadlarını girmeye başlamış. Bunun ne tür sakıncalar doğurduğu da hemen anlaşılmış. Her konuda olduğu gibi evli kadınlar Facebook'un ezilen kanadında çoktan yerlerini almışlar.
Giderek artan uyarılar…
İngiliz askeri yetkilileri, kişisel bilgilerini Facebook'a koymamaları konusunda tüm orduya bir uyarıda bulundu. O kadar ki, Kraliyet Askerleri'ne bağlı 888 askerin isminin Facebook'ta bulunması, kişisel bilgilerin terör örgütlerinin eline geçebileceği endişesini doğurmuş. Uyarıda, "Facebook, MySpace ve Friends ReUnited" adlı siteleri kullanan askerlerin risk altında olabilecekleri kaydedilmiş.
Facebook, 6 Kasım'da yayınladığı bir ilanla 50 milyondan fazla üyesinin özel bilgilerini para karşılığı reklâm şirketleriyle paylaşabileceğini duyurdu. Özel hayatın korunması ile ilgili tartışmalara yol açan Facebook'un bu kararı, ABD ve Avrupa ülkelerinde tartışmalara yol açtı. Fransa'da Facebook aleyhine soruşturma açılması bekleniyor.
Yine İngiltere'de bir hükümet araştırmasında, İngiltere'de bu sitelerin üyesi olan 10.8 milyon kişiden dörtte birinin 'profillerinde' doğum tarihleri veya iletişim adresleri gibi önemli bilgilerini açıkladıkları, girilen bilgilerin, suç işlemek amacıyla kullanılmaya oldukça elverişli olduğu ortaya çıktı.
Her bilgi değerlidir…
Türkiye'de de son dönemde büyük ilgi çeken site, üyelerinin cinsiyeti, yaşı, cinsel tercihi, siyasi ve dinî görüşü, eğitim durumu ve çalıştığı işyerleri başta olmak üzere çok sayıda bilgiyi kaydediyor. Facebook'a üye olan internet kullanıcılarının bu bilgileri vermeme hakkı bulunsa da, üyelerin büyük çoğunluğu özel hayatına ilişkin birçok bilgiyi yakın arkadaşlarıyla paylaşmak amacıyla profiline koyuyor.
Gelelim konunun püf noktasına.
Geçtiğimiz günlerde Zaman'da bir haber vardı. Oyakbank'ın 2,7 milyar dolara Hollandalı ING'ye satılması ilginç bir tartışma başlatmış. Askerlere ait bilgilerin de bu satışla el değiştirmesi sıkıntı oluşturmuş. Yani siz özel bilgilerinizi aslında kime vermiştiniz, bu satışla kimlerin eline geçecek meselesi.
Yukarıda da aktardığımız gibi, sanal arkadaşlık sitesi Facebook, üyelerine ait kişisel bilgileri reklâm şirketlerine satacağını çoktan açıkladı bile. E, ne demiş atalarımız; Kendi düşen ağlamaz.
Bu tür büyük iletişim organizasyonlarını geyik olsun diye el altından boşuna desteklemiyor ülkeler. Gizli servis elemanları artık oturdukları yerden kalkmadan, kahvelerini içerek seyrediyorlar bizzat kendilerini fişleyen insanları. Daha şimdiden 60 Milyon kişi gönüllü olarak kendisini bu yolla ihbar etmiş oluyor. Hele bu bilgiler art niyetli insanların eline geçmişse, her biri açık birer hedef haline gelmiş oluyor.
Tüm dünyada büyük bir hızla büyüyen Facebook, Türkiye'de adeta çılgınlığa döndü. Sadece ülkemizden kullanıcı sayısı 1 milyona ulaştı. Facebook yetkilileri, Türkiye'nin en aktif ülkelerin başında geldiğini açıklıyorlar. Türkiye'de en çok ziyaret edilen ikinci site haline gelen Facebook'a 3 hafta içinde 500 bin kişi üye olmuş.
Öneriler…
Biliyorsunuz; Size gelen e-mailleri veya cep mesajlarını silseniz bile, sadece sizin ekranınızdan silinmiş oluyor. Cep hizmetini hangi GSM operatöründen, e-mail veya msn hesabınızı hangi uzantılı adresten almışsanız, yazdığınız çizdiğiniz her şey bu hizmeti aldığınız kurumlarda birer data (veri) olarak kayıtlı kalıyor. Yani sizin bu bilgileri silmiş olmanız ve ulaşamamanız, başkalarının ulaşamaması anlamına gelmiyor. Gerektiğinde hepsinin önünüze konulması an meselesi. Hrant Dink'le ilgili klibi YouTube atan şahsı nasıl da elle koymuş gibi buldular, aynen öyle.
Önerilerimize gelince…
Facebook denen bu sitede ve benzerlerinde politik görüş veya hissiyatlarınızı kesinlikle paylaşmayınız. Her türlü sitenin ardında konuşlanan gizli eller, sizin her türlü eğilimlerinizi, arkadaş, akraba bağlantılarınızı, resim ve videolarınızı, neye kızıp neye kızmadığınızı, okulunuzu, şakalarınızı, size takılan lakapları, sosyal çevrenizi, zaaflarınızı, ömrünüzün hangi döneminde vaktinizi ne zaman nerde geçirdiğinizi, kısacası her şeyinizi öğrenmiş oluyorlar. Bir gizli servis elemanının sizin hakkınızda yıllarca çalışarak elde edemeyeceği bilgileri bu yolla kendi elinizle sunmuş oluyorsunuz.
Kredi Kartlarıyla ilgili her türlü işleminiz ABD merkezli uluslar arası veri bankası aracılığıyla zaten kayıt altında tutuluyor. Hesap hareketliliğiniz, bütçesiz, çapınız, ev ve işyeri adresi gibi bilgileriniz zaten veri bankasında bulunuyor. Bunlara bir de kendi elinizle arkadaş, dost, çevre, etnik durum, köken, dini-politik inançlarınız, belli konulardaki düşüncelerinizi girdiğinizde, gönüllü olarak kendinizi bir bakıma ihbar etmiş oluyorsunuz.
Diyeceksiniz ki, zaten her şey ortada değil mi? İyi ortada da, bırakın herkes işini yaparken biraz çalışsın, zorlansın. Böyle keklik gibi ortaya çıkmak ve avlanmak da biraz racona ters olmuyor mu?
Baksanıza, Türkiye kendi başına bela olan terörle mücadele konusunda gerekli olan istihbarat konusunda bile ABD'den yardım istemek zorunda kaldı. ABD nerden temin ediyor bu bilgileri. Önümüze sunduğu iletişim imkânlarıyla ve bunları kontrol ederek.
Bu yazının yazılma amacı şudur; Eğer hakkımızda illa ki birilerinin bilgi sahibi olması gerekiyorsa, kendi devletimiz olsun. Bir ülkenin kendi vatandaşları hakkında başka ülkelerden istihbarat desteği alması ve hele vatandaşların da bu bilgileri birer keklik gibi kendi elleriyle girerek başkalarına vermesi biraz tuhaf kaçıyor ve gurura dokunuyor.
Bilmem anlatabildim mi?